top of page

Arama Sonuçları

83 risultati trovati con una ricerca vuota

  • Ağız Diş ve Çene Cerrahisi | LYNMED

    Lyonmed,ağız diş ve çene cerrahisi hizmetleri sunar. Nişantaşı ve Bahçeşehir şubelerimizden uygun hekime randevu alarak tedavinize başlayabilirsiniz. Chirurgia orale, odontoiatrica e maxillo-facciale La chirurgia orale e maxillo-facciale è una specialità dell'odontoiatria che quasi tutti i pazienti incontrano almeno una volta nella vita. Oltre ad essere una specialità in sé, la chirurgia maxillo-facciale viene offerta a voi, nostri stimati visitatori, con il miglior supporto tecnologico medico nella nostra clinica Central Dent Bahçeşehir._cc781905-5cde -3194-bb3b-136bad5cf58d_ • Denti inclusi • Denti semi impattati di 20 anni • Resezione apicale • Operazioni sulla cisti • Chirurgia preprotesica • Frenectomia • Biopsia Quando visiti la nostra clinica, puoi conoscere i dettagli del trattamento incontrando il nostro team di esperti. Il Dipartimento di Chirurgia Orale, Odontoiatrica e Maxillofacciale è una branca della Facoltà di Scienze cliniche di Odontoiatria. In questa sezione è un settore medico che si occupa del trattamento medico e chirurgico delle malattie congenite e acquisite dei tessuti molli e duri della bocca, della mascella e del viso, nonché dei problemi estetici, funzionali e fonetici causati da malattie infettive, traumatiche e tutti i tipi di cause patologiche. Quali trattamenti esegue la chirurgia orale, odontoiatrica e maxillo-facciale? Molte questioni riguardanti la salute orale e dentale, come l'estrazione del dente, l'operazione del dente incluso, l'impianto, il trattamento della frattura della mascella, l'individuazione e il trattamento di tumori della mascella, ascessi e cisti, la disposizione dei tessuti prima della protesi e il trattamento ortodontico coprono la chirurgia della mascella. Il trattamento medico ed estetico di tutti i tipi di problemi patologici ereditari o successivi nella zona della mascella, della bocca e del viso sono valutati nell'ambito dell'odontoiatria e della chirurgia orale. Estrazioni di denti inclusi, complicati o eruttati Trattamenti medici e chirurgici di tutti i tipi di infezioni della bocca, della mascella e del viso Trattamenti chirurgici delle formazioni cistiche e tumorali delle mascelle Trattamento delle malattie dei tessuti molli della regione orale Diagnosi di malattie sistemiche con sintomi nella zona della bocca, della mascella e del viso e indirizzarli a specialità mediche relative a consultazioni mediche quando necessario Trattamento delle lesioni intraossee di origine dentale (Resezione Apicale), Trattamento delle fratture della mascella e del viso Correzione chirurgica dei tessuti molli e duri prima della costruzione della protesi dentale Applicazioni di impianti dentali Trattamenti medici e chirurgici del dolore e delle malattie della mascella e del viso Trattamento del labbro leporino e del palato Trattamenti medici e chirurgici delle malattie delle ghiandole salivari Patologie e trattamenti del seno mascellare correlati al dente e alla mascella Correzione delle deformità che causano disturbi estetici e funzionali della bocca, del mento e del viso con metodiche chirurgiche (chirurgia ortognatica) Trattamento della necrosi ossea delle mascelle dovuta a farmaci e radioterapia applicati nell'ambito della cura del cancro Correzione chirurgica delle carenze dei tessuti duri e dei tessuti molli per applicazioni di impianti dentali Come si applica il trattamento implantare? Poiché l'inserimento dell'impianto è una procedura chirurgica, la qualità dei materiali utilizzati e la sterilizzazione e le condizioni igieniche dell'ambiente sono i criteri più importanti. Una settimana è sufficiente per il trattamento implantare. Inoltre, grazie alla sutura autodissolvente, il trattamento può essere eseguito in un giorno, ma in questo caso non è possibile realizzare una protesi provvisoria. La prima fase del trattamento è il trattamento implantare, nella seconda fase, l'impianto dovrebbe fondersi con l'osso tra 3-6 mesi, quindi le porcellane vengono prodotte sull'impianto entro una settimana. Il tempo di costruzione di un singolo impianto è di circa 10-15 minuti. Il tempo dall'inizio alla fine di un impianto è di soli 3-4 minuti. Durante questo periodo, il paziente non avverte alcun dolore dovuto all'anestesia. La sonnolenza scompare in 2-3 ore, potrebbe essere necessario utilizzare antidolorifici per 1-2 giorni.

  • Композитные пломбы | Centraldent Bahcesehir

    Композитные пломбы - другое название для белых пломб. Белые пломбы полностью заменили когда-то используемые черные пломбы. Зубное заполнение — это углубление, образовавшееся после удаления кариеса с зуба. Кариес одно из стоматологических заболеваний. Композитные пломбы Композитные пломбы - другое название для белых пломб. Белые пломбы полностью заменили когда-то используемые черные пломбы. Зубное заполнение — это углубление, образовавшееся после удаления кариеса с зуба. Кариес одно из стоматологических заболеваний. Кариес появляется из-за вредных отложений, которые разрушают эмаль зубов и входят в его внутренность, продолжая расширять разрушение зуба. Кариес необходимо удалять сразу. После разрушения твердой ткани зуба, в случае если разрушение доходит до пульпы зуба, наступает воспаление. Поэтому кариес необходимо удалить как можно скорее и заполнить дыру, появившуюся при удалении кариеса. The original text of this article is in the Russian language. Композитные пломбы и материалы - цены Зубное заполнение — это углубление, образовавшееся после удаления кариеса с зуба. Углубление необходимо заполнить. Композитная пломба — это белая пломба, она специфична по своему составу, который пригоден для прилипания к поверхности зубов. Композитная пломба обеспечивает связь с зубом настолько эффективно, что нет поломок. Мощность композитных пломб гораздо больше, чем прочность зуба. По этой причине случается, что сам зуб ломается, а заполнение остается нетронутыми. Наш стоматологический кабинет Лопичич имеет группу специалистов стоматологов, которые отлично выполняют свои обязанности и прекрасно сотрудничают с пациентами, которым необходимо оставаться спокойными и терпимыми во время лечения. Композитный материал изготовлен из стекла и мелких кусочков. Они составляют 60-70% состава композитного материала. Остальные 30-40% это композит. Для композитной пломбы характерным является мягкость, которая позволяет идеальное размещение пломбы в дыре зуба. Для того чтобы композитная пломба стала твердой, используются ультрафиолетовые лучи. В стоматологическом кабинете Лопичич в Подгорице, можете заказать профилактическое стоматологическое обследование, а также ряд мероприятий в случае необходимости. Цены на композитные пломбы, можете узнать в нашем кабинете или позвонив по телефонам, указанным на нашем веб-сайте.

  • Beyazlatma Sonrası Neler Olabilir ? | Centraldent

    Diş beyazlatma yaptırdınız , ağrı mı yapıyor ? Öyleyse yanıtları sizin için derledik. Bağlantıya tıklayarak Central Dent Bahçeşehir Diş Kliniği hekimlerince hazırlanmış özel makalemizi görebilirsiniz. DİŞ BEYAZLATMA SONRASI GÖRÜLEBİLECEK SEMPTOMLAR Diş beyazlatma sonrası hassasiyet oldukça yaygın bir durumdur. Diş beyazlatma işlemleri, diş minesinin altındaki dentin tabakasının geçici olarak hassas hale gelmesine neden olabilir. Bu hassasiyet, genellikle soğuk veya sıcak yiyecek ve içeceklerle temas ettiğinizde hissedilir. Diş beyazlatma sonrası ağrı, nadir olmakla birlikte bazı durumlarda görülebilir. Bu ağrılar genellikle geçici olup, kişiden kişiye değişebilir. Diş beyazlatma sonrası ağrının nedenleri ve başa çıkma yöntemleri şunlar olabilir: Hassasiyet: Diş beyazlatma işlemi sonrası, dişlerde hassasiyet olabilir. Bu hassasiyet, soğuk veya sıcak yiyecek ve içeceklerle temas edildiğinde ağrıya neden olabilir. Hassasiyeti azaltmak için özel diş macunları veya diş hekiminizin önerdiği ürünleri kullanabilirsiniz. Kimyasal İrritasyon: Diş beyazlatma işlemi sırasında kullanılan kimyasal maddeler bazen diş etlerini veya diş minesini tahriş edebilir, bu da ağrıya neden olabilir. Diş hekiminizin önerdiği gargara veya ağrı kesici ilaçlar bu tür ağrıları hafifletebilir. Diş Hassasiyeti Artışı: Diş beyazlatma işlemi sonrasında, bazı kişilerde diş hassasiyeti artabilir. Bu durum geçici olabilir ve zamanla azalabilir. Doğru Uygulama: Diş beyazlatma işleminin doğru bir şekilde uygulanmaması veya diş hekimi tarafından düzgün bir şekilde izlenmemesi durumunda ağrı oluşabilir. Bu nedenle, diş beyazlatma işlemini sadece lisanslı bir diş hekimi veya diş hekiminin gözetiminde yaptırmalısınız. İlaçlar: Diş ağrısı veya hassasiyeti için diş hekiminizin önerdiği ilaçları kullanabilirsiniz. Bu ilaçlar ağrıyı hafifletebilir. Diş Hekimi İle İletişim: Diş beyazlatma sonrası ağrı şiddetli veya uzun süreliyse, mutlaka bir diş hekimine başvurmalısınız. Diş hekiminiz ağrının nedenini belirleyebilir ve uygun tedaviyi önerebilir. Unutmayın ki diş beyazlatma işlemi sonrası ağrı genellikle geçici bir durumdur. Ancak ağrı devam ederse veya şiddetlenirse, profesyonel bir diş hekimine başvurmalısınız. Ayrıca, diş beyazlatma işlemi öncesinde ve sonrasında diş hekiminizle açık iletişim kurarak sorularınızı ve endişelerinizi paylaşmalısınız.

  • Lyonmed | Diş Kaplaması Düşer Mi? Neden Düşer

    Lyonmed bilgilendirme platformu I Diş kaplamaları düşer mi , düşerse neden düşer , düşen diş kaplaması tekrar yapıştırılabilir mi? Diş Kaplamasının Düşmesi Diş hekimliği alanında sıklıkla kullanılan diş kaplamaları günümüzde çok farklı çeşit ve türde üretilmektedir. Doktorlar dişleriniz ile ilgili gerekli tedavileri tamamladıktan sonra diş kaplamalarını yerleştirirler.Diş hekimi, dişlerinizi ve diş etlerinizi temizler ve kaplamanın yapışacağı diş yüzeyini hazırlar. Gerekirse dişi hafifçe törpüleyerek kaplamanın rahatça oturmasını sağlar.Dişinizin doğru bir kalıbını almak için ölçü yapılır. Bu ölçüler genellikle laboratuvara gönderilir ve kaplama burada hazırlanır. Laboratuvardan gelen kaplama, diş hekiminiz tarafından dişinize uygulanmadan önce kontrol edilir ve gerekli ayarlamalar yapılır.Diş kaplaması, özel bir dental yapıştırıcı ile dişinize yapıştırılır. Diş hekiminiz, kaplamanın doğru pozisyonda olduğundan emin olmak için dikkatli bir şekilde yerleştirir.Yapıştırma işlemi tamamlandıktan sonra diş hekiminiz, kaplamanın uyumunu ve estetik görünümünü kontrol eder. Ayrıca, fazla yapıştırıcıyı temizler ve kaplamayı parlatır.Bu işlem, dişlerinizi daha estetik ve fonksiyonel hale getirmek için yaygın olarak kullanılır. Diş kaplamaları, dişlerin rengini, şeklini veya boyutunu iyileştirebilir ve aynı zamanda çürük veya hasar görmüş dişlerin korunmasına yardımcı olabilir. Peki Diş Kaplamaları Neden Düşer ? Diş kaplamalarının düşmesi nadir olsa da mümkün olabilir. Bu durum çeşitli nedenlerle gerçekleşebilir: Zayıf Yapışma: Kaplamanın dişe yeterince iyi yapışmaması, zamanla kaplamanın gevşemesine ve düşmesine neden olabilir. Aşırı Kuvvet Uygulama: Sert yiyecekler ısırmak veya dişleri bir alet gibi kullanmak, kaplamanın yerinden çıkmasına neden olabilir. Diş Çürüğü veya Hasarı: Kaplamanın altındaki dişte çürük veya başka bir hasar meydana gelirse, kaplama düzgün oturmayabilir ve düşebilir. Zamanla Aşınma: Kaplamalar zamanla aşınabilir ve bu da düşmelerine neden olabilir. Yanlış Bakım ve Hijyen: Diş ve ağız hijyenine yeterince dikkat edilmezse, kaplamaların ömrü kısalabilir. Diş kaplamasının düşmesini önlemek için şu önlemler alınabilir: Düzenli Diş Kontrolleri: Diş hekiminizi düzenli olarak ziyaret etmek, kaplamaların durumunu kontrol ettirmek ve herhangi bir sorun tespit edilirse erken müdahale edilmesini sağlamak. Diş Hijyenine Dikkat Etmek: Dişlerinizi düzenli olarak fırçalamak, diş ipi kullanmak ve ağız gargarası ile temizlik yapmak. Sert Yiyeceklerden Kaçınmak: Sert yiyecekler veya kaplamalara zarar verebilecek diğer nesnelerden kaçınmak. Ağız Koruyucu Kullanmak: Spor yaparken veya dişlerinize aşırı kuvvet uygulayabilecek aktivitelerde bulunurken ağız koruyucu kullanmak. Geçici Diş Yapıştırıcıları ; Geçici diş yapıştırma, genellikle kalıcı kaplamalar veya kronlar yapılana kadar dişlerin korunması için kullanılan bir işlemdir. Bu işlem, geçici kaplamaların veya kronların dişe geçici olarak yapıştırılmasını içerir. İşte geçici diş yapıştırma süreci: Hazırlık: Diş hekiminiz, dişinizi ve çevresindeki alanı temizler ve hazırlanır. Dişinizin geçici kaplama veya kronu alabilmesi için uygun şekilde törpülenmesi gerekebilir. Geçici Kaplamanın Hazırlanması: Dişinizin üzerine yerleştirilecek geçici kaplama veya kron, önceden hazırlanmış olabilir veya diş hekiminiz tarafından şekillendirilebilir. Yapıştırıcı Uygulama: Geçici diş yapıştırıcısı, diş hekiminiz tarafından kaplama veya kronun iç yüzeyine uygulanır. Bu yapıştırıcı, geçici kaplamanın dişe sabitlenmesini sağlar. Yerleştirme ve Ayarlama: Geçici kaplama veya kron, dişinize yerleştirilir ve doğru pozisyonda olup olmadığı kontrol edilir. Diş hekiminiz, kaplamanın uygun şekilde yerleştiğinden emin olmak için gerekli ayarlamaları yapar. Son Kontroller ve Temizlik: Yapıştırma işlemi tamamlandıktan sonra diş hekiminiz, geçici kaplamanın düzgün oturduğunu ve rahat olduğundan emin olmak için son kontrolleri yapar. Gerekirse fazla yapıştırıcı temizlenir. Geçici Diş Yapıştırmanın Avantajları Dişlerin Korunması: Geçici kaplamalar, dişlerinizi dış etkenlerden korur ve hassasiyeti azaltır. Estetik Görünüm: Geçici kaplamalar, kalıcı kaplamalar yapılana kadar estetik bir görünüm sağlar. Konfor: Geçici kaplamalar, dişlerinizi rahatça kullanabilmenizi sağlar. Geçici Diş Yapıştırmada Dikkat Edilmesi Gerekenler Sert Yiyeceklerden Kaçınma: Sert ve yapışkan yiyecekler, geçici kaplamaların düşmesine veya zarar görmesine neden olabilir. Diş Hijyenine Özen Gösterme: Dişlerinizi düzenli olarak fırçalamak ve diş ipi kullanmak, geçici kaplamaların ömrünü uzatır. Düzenli Kontroller: Diş hekiminizle düzenli kontroller yapmak, geçici kaplamaların durumunu izlemek ve gerektiğinde müdahale etmek için önemlidir. Geçici kaplamalar genellikle kısa süreli kullanım için tasarlanmıştır ve kalıcı kaplamalar veya kronlar yapılana kadar geçici bir çözüm sağlar. Geçici kaplamalarla ilgili herhangi bir sorun yaşarsanız, diş hekiminize danışmanız önemlidir. Kalıcı Diş Yapıştırıcıları ; Kalıcı diş yapıştırma işlemi (Simante etmek) işlemi geçici diş yapıştırma işleminin ardından hasta tarafınca her şeyin olumlu olduğuna dair bilgi verildikten sonra yapılmaktadır. İstisnai durumlarda yine hasta talebi doğrultusunda kaplama hazır olduğu an kalıcı olarakta yapıştırılabilir. Bu yapıştırma işlemlerinde Adhesor , Meron , Bjm , İtena , Zirconite gibi güçlü yapıştırıcılar kullanılır. Yaygın kullanımda bir çok klinik Adhesor veya Meron kullanmaktadır. Bu yapıştırıcılar kron ile kaplama arasında sıkı bir bağ oluşturarak uzun yıllar kullanımı sağlamayı hedeflemektedir. Doğru bir yapıştırma(simantasyon) işlemi için diş kronunun tamamen kuru ve izole edilmiş olması gereklidir. Kalıcı Simantasyon Hazırlığı; İlk adımda doktor hava ve farklı apareyler ile diş yüzeyinizi ve diş kaplamasını tamamen kuru hale getirecektir. Ardından yapıştırıcının hazırlanmasını beklemeniz gerekmektedir. Yaklaşık 10-40 saniye arası yapıştırıcı hazırlanarak hekim tarafınca dikkatli şekilde yerleştirilir. Sonrasında yapıştırma yapılan dişe dil ile müdahale etmemek , en az 2 saat kadar sıvı-katı tüketim yapmamak, tükürmemek ve dişe el ile müdahale etmemek gerekmektedir. Özellikle el ve dil ile kaplamaya ilk saatler temas etmeniz kaplamanın krona iyi tutunamamasına sebep olabilir , böyle bir durumda kaplamanız kısa süre içinde düşecektir. Diş Kaplamam Düştü Ne Yapacağım ? Diş kaplamasının düşmesi özellikle ilk yapıştırmalarda sıklıkla görülür. Bilmeniz gereken en önemli konu kaplamanızı korumaktır. Diş kaplamasını yutmanız , düşürüp kırmanız ve benzeri durumlarda maddi sorumluluk tarafınıza ait olacaktır. Şimdi farklı senaryolarda nasıl yol izliyoruz açıklayalım ; Kaplama Düştü ve Sağlam Ne Yapmalıyım ? Temiz bir peçete veya beze düşen kaplamanızı yerleştiriniz. Ardından randevu alarak kliniğe en kısa sürede uğramanız gereklidir. Eğer diş kaplamanız Lyonmed tarafınca sağlandıysa Hekimlerimiz hiç bir ek ücret talep etmeksizin dişin yeniden takımını sağlayacaktır. Kaplama önce dişe herhangi bir yapıştırıcı olmaksızın takılır ardından neden düştüğüne dair hasta ile değerlendirme yapılır gerekli olması halinde düzenlemeler yapılarak aynı gün kaplamanız kalıcı olarak yeniden yapıştırılacaktır. Kaplama Düştü ve Kırıldı Ne Yapmalıyım ? Bu çok istisnai olarak rastladığımız bir durumdur. Kırılan kaplamayı temiz bir peçete veya beze yerleştiriniz. Kaplamanızın kırılması hiç önemli değil. Lyonmed ilk 2 yıl boyunca bu tür problemler yaşayan hastalarına ücretsiz yeniden yapım garantisi sunar. Kırık dişlerinizi getirmeniz şartı ile dişlerinizin yeniden ölçüsü alınarak yeni kaplamanız en hızlı şekilde hazırlanacaktır. Kaplama Düştü ve Yuttum Ne Yapmalıyım ? Diş kaplaması kullanmayı öğrenmek biraz vakit alabilir. Özellikle yeni yapılmış kaplamalarda çıkma gibi durumlar olabilir. Böyle durumlarda dişi yuttuysanız herhangi bir panik yapmanıza gerek yoktur. Diş kaplamaları insan vücudu ve metabolizması ile uyumlu mataryellerden yapılır. Kısa süre içinde sindirim sisteminiz dışa atacaktır. Ancak böyle durumlarda yeniden diş yapımı gerekmektedir. Eski diş ölçüleriniz eğer yeterli durumda ise doktorunuzu arayarak yeni diş yapımı ihtiyacı duyduğunuzu belirtmeniz durumunda yeni dişiniz kısa süre içinde hazır hale getirilecektir. Kalıcı Yapıştırılan Diş Neden Düşer ? Bildiğiniz üzere medikal tedaviler oldukça komplike ve karmaşık tedavi süreçlerine sahiptir. Diş kaplamaları da oldukça detaylı bir işlem sürecinin ardından kullanıma uygun hale gelmektedir. Kalıcı diş kaplamaları eğer yeni takılmışsa düşme-çıkma gibi eğilimler gösterebilmektedir. Bunların bir kaç başlıca sebebi olabilir. - Yükseklik ayarında sorun olması -Diş yapıştırılırken dişin ıslak kalması -Yapıştırıcının tutunduğu diş kronunun uygun-yeterli durumda olmaması -Hasta kaynaklı problemler Gibi sebepler olabilir. Ancak sorun ne olursa olsun hızlıca yeniden kaplamanız takılabilir. Diş Kaplaması Takıldıktan Sonra Nasıl Sorunlar Yaşanabilir ? Hassasiyet: Özellikle sıcak, soğuk, tatlı veya asitli yiyecek ve içeceklere karşı diş hassasiyeti oluşabilir. Bu genellikle dişin sinirinin hala iyileşme sürecinde olmasından kaynaklanır ve zamanla azalabilir. Ağrı veya Rahatsızlık: Kaplama dişe tam olarak oturmadığında veya ısırma sırasında yüksek olduğunda, ağrı veya rahatsızlık hissi oluşabilir. Bu durumda, kaplamanın yeniden ayarlanması gerekebilir. Kaplamanın Çıkması: Zamanla veya uygun olmayan bir yapıştırma işlemi sonucunda kaplama yerinden çıkabilir. Bu durum genellikle kaplamanın altında kalan diş yapısının yeterince güçlü olmamasıyla ilişkilidir. Diş Eti Tahrişi veya Enfeksiyonu: Kaplamanın kenarları diş eti ile iyi uyum sağlamazsa, diş eti tahriş olabilir veya enfeksiyon riski artabilir. Bu durumda, diş hekimi tarafından müdahale edilmesi gerekebilir. Renk Uyumsuzluğu: Kaplamanın rengi doğal dişlerle tam olarak uyuşmayabilir, bu da estetik kaygılara yol açabilir. Alerjik Reaksiyonlar: Kaplamanın yapıldığı malzemelere karşı nadir de olsa alerjik reaksiyonlar gelişebilir. Sıkça Sorulan Sorular ; Diş kaplaması yapıştırıcısı nedir ve nasıl çalışır? Diş kaplaması yapıştırıcısı, diş kaplamasını dişe kalıcı olarak sabitlemek için kullanılan özel bir malzemedir. Bu yapıştırıcı, kaplama ile diş arasındaki boşlukları doldurarak kaplamanın dişe güvenli bir şekilde yapışmasını sağlar. Diş kaplaması yapıştırıcısı ne kadar dayanıklıdır? Kaliteli bir diş kaplaması yapıştırıcısı, yıllarca dayanabilir. Ancak, kişisel ağız hijyeni, kaplamanın yerleştirilme şekli ve diş hekiminin deneyimi gibi faktörler yapıştırıcının ömrünü etkileyebilir. Diş kaplaması yapıştırıcısının türleri nelerdir? Genellikle reçine bazlı ve cam iyonomer simanlar olarak iki ana türde bulunurlar. Reçine bazlı yapıştırıcılar daha güçlüdür ve estetik olarak daha üstün kabul edilirken, cam iyonomerler florür salınımı nedeniyle diş sağlığına katkıda bulunabilir. Yapıştırıcıların dişlerime zarar verme riski var mı? Uygun şekilde uygulandığında, diş kaplaması yapıştırıcıları dişlere zarar vermez. Ancak, yapıştırıcının yanlış uygulanması veya yetersiz temizlenmesi, diş çürüğü riskini artırabilir. Diş kaplaması yapıştırıcısı zamanla zayıflayabilir mi? Evet, yapıştırıcılar zamanla aşınabilir veya zayıflayabilir. Bu durumda, kaplama yerinden çıkabilir veya gevşeyebilir. Böyle bir durumda diş hekiminize başvurmanız gereklidir. Diş kaplaması yapıştırıcısının tat veya koku yapması normal mi? Hayır, diş kaplaması yapıştırıcısı normalde tat veya koku yapmaz. Ancak, yapıştırıcı iyi uygulanmazsa veya diş kaplamasının altında yiyecek artıkları birikirse, rahatsız edici bir tat veya koku oluşabilir. Yapıştırıcı uygulandıktan sonra nelere dikkat etmeliyim? Yapıştırıcı uygulandıktan sonra birkaç saat boyunca sert yiyeceklerden kaçınmanız önerilir. Ayrıca, yapıştırıcı tamamen sertleşene kadar kaplamaya fazla baskı yapmaktan kaçınmalısınız. Yapıştırıcı uygulandıktan sonra dişlerimde hassasiyet hissedersem ne yapmalıyım? Yapıştırıcı uygulandıktan sonra hafif bir hassasiyet normal olabilir. Ancak, hassasiyet devam ederse veya şiddetlenirse diş hekiminize danışmalısınız. Diş kaplaması yapıştırıcısının çıkarılması veya değiştirilmesi zor mudur? Evet, diş kaplaması yapıştırıcısı kalıcıdır ve değiştirilmesi veya çıkarılması durumunda dikkatli bir profesyonel müdahale gerektirir. Diş kaplaması yapıştırıcısı ile alerjik reaksiyon yaşanabilir mi? Nadir olmakla birlikte, bazı bireylerde yapıştırıcı malzemelerine karşı alerjik reaksiyon gelişebilir. Böyle bir durumda, alternatif malzemeler kullanılabilir.

  • Gülüş Tasarımı Süreci | Central Dent Bahçeşehir

    Gülüş tasarımı süreci hakkında sizlere detaylı bilgi verecek , hangi durumlarda gülüş tasarımına yönelmek gerekir. Hangi Yaşta Tasarım Yaptırabiliriz ve diğer sorularınızın cevabı bu makalede GENEL HATLARIYLA GÜLÜŞ TASARIMI Gülüş tasarımı çok yönlü olarak ele alınması gereken bir tedavi sürecidir. Bazı durumlarda sadece estetik görünüm açısından ele alınabilecek bazı durumlarda ise mutlak tedavi gereksinimlerinde ortaya çıkan bir faktör olarak değerlendirilmelidir.Genel olarak gülüş tasarımı süreci hekimlerin tedavi protokolünü oluşturması ve temel mantığa dair fikir edinebileceğiniz bir yazı olarak planlama yaptık. Gülüş tasarımını neden yapıyoruz ? Kusursuzluk tarih boyunca insanların güzellik etkeni olarak gördüğü faktörlerden biri olmuştur. Gülüş tasarımı dişlerin olması gereken görünüm ve formda olmadığı veya kişinin karakteristik özellikleri yüz yapısı çene yapısı gibi faktörlerin doğru uyumlanmadığı durumlar söz konusu olabilir. Veya tamamen sonradan oluşmuş travmalarda da aynı şekilde görünümün ve diş formunun eski hale geri döndürülmesi amacı ile kullanılabilir. Bir kaç başlıkta ele almak gerekirse : *Kronik sararmış veya diş renginden memnun olmayan bireylerde *Travma sonrası (Darbe-Düşme-Çarpma vs) dişin yapısal formunun onarılması *Şiddetli Diş Eti çekilmesi veya doku kaybı sonrası ağzın yeniden eski formuna döndürülmesi. *Diş kaybı durumunda medikal amaçta barındıracak şekilde kaybın tamamlanması *Tamamen isteğe bağlı estetik çalışma yapılması. *Dişlerin yanlış konumlanması (çarpıklık-diş adedinde eksiklik) Yukarıda belirtilen temel faktörler harici bir çok ek faktör de tabiki mevcuttur. Ancak bu yazımda bu farktörler çerçevesinde yorumlar yapacağım. Bazı dişlerde diş dokusuna bağlı olarak mikro girinti-çıkıntılar gözlemlenebilir. Bu durum tüketilen tüm sıvı ve katı gıdaların yüzeyde tutunmasını sağlayabilir. Böyle durumlarda diş taşı ve plak oluşumunun hızı artar ve dişlerde belirli zamanlarda ''Diş Beyazlatma'' ( Dental Bleaching) uygulamaları yeterli olmayabilir. Özellikle görünümü ile ön planda olan sektörlerde görev yapan ve diş yapısında bu tür sorun yaşayan bireylerin sıklıkla kliniğimize geldiği son yıllarda artarak gözlemlenmektedir. KRONİK SARARMA veya DİŞ RENGİNDEN MEMNUN OLMAMAK. Estetik görünüm açısından ilk etapta diş beyazlatma önerdiğimiz hastaların bir bölümünde gülüş tasarımına ihtiyaç duyulmaksızın başarı sağlansa da beyazlatma faktörlerinin geçici olması düzenli bakım uygulanmasına rağmen 4-9 ay periyodlarında yeniden beyazlatmaya ihtiyaç duyulması gerekliliklerinden dolayı hastalarımız gülüş tasarımına yönlenmektedir. Böyle durumlarda eğer diş formunda herhangi bir sorun yoksa genelde Seramik veya Kompozit Lamine diş uygulaması önermekteyiz. İlerleyen bölümerde gülüş tasarımında kullandığımız kaplama ürünleri hakkında detaylı bilgi aktaracağım. TRAVMA SONRASI DİŞİN YAPISAL FORMUNUN ONARILMASI Hayatta başımıza bir çok olumsuz şey gelebilir. Medikal birimler bu sebepten dolayı her zaman alternatif tedavi yöntemlerini hazır tutmak için gelişime devam ediyor. Ağız ve diş sağlığı teknolojileri de gerek bilimsel gerekse el işçiliği konularında ciddi gelişime sahip. Kliniğe gelen hastalarımızda genelde direkt darbe veya trafik kazası üşme gibi durumlar yaşayan bu sebepten dolayı özellikle ön diş grubunda kırılma durumu gözlemlediğimiz çokça hastamız mevcut. Böyle durumlarda genelde kırık diş adedi ve kırığın boyutunu göz önüne alarak hastaya tam zirkonyum kaplama kompozit veya seramik lamine uygulaması önermekteyiz. Genelde ön dişlerde metal porselen kaplamaları kullanmıyoruz çünkü estetik bazda yaptığımız işlemlerde seramik zirkonyum veya kompozit uygulamalar daha iyi görünüme sahip olurlar. Travma sonrası kırık bir dişte öncelikli olarak dişin medikal olarak tedavi edilmesi gerekir. Böyle durumlarda genelde diş dolgusu kanal tedavisi gibi pratik tedaviler tamamlandıktan sonra dişin aşındırma işlemi gerçekleşir. Hastanın talebi hekimin görüşü doğrultusunda kaplama uygulaması türü seçilir ve tedavi ivediyen başlar. Ortalama 4-7 gün arası dişler eski formuna birebir olarak kavuşmuş olacaktır. Ancak bu başlıkta bilinmesi gereken önemli bir unsur vardır. Hem hastalaların hem de internetteki bir çok kaynağın bu tür tedavileri gülüş tasarım kapsamı altında anlatıyor olsa da sadece kırık dişlerin tedavisi bir ''Restorasyon faaliyetidir.'' Restorasyon faaliyetlerinin genelinde amaç dişleri eski formuna yani olağan haline geri döndürme ve sadece zarar görmüş dişleri tedavi etmeye yönelik bakış açısının belirlenmesinden dolayıdır. Hasta zarar görmemiş dişleri de dahil etmek ister estetik bir yapılanma da oluşmasını isterse hekim gülüş tasarımını da kapsayacak ek bir süreç ve bakış açısı oluşturmalıdır. Klinik vakalarda darbe kaynaklı tedavilerin genelde sadece restorasyonu hedeflediğini belirtebilirim. En azından bizim çalşma sağladığımız hastahane ve kliniklerde genel hasta davranışı bu şekildedir. ŞİDDETLİ DİŞ ETİ ÇEKİLMESİ veya DOKU KAYBI SONRASI AĞZIN YENİDEN ESKİ FORMUNA DÖNDÜRÜLMESİ. Diş etleri çeşitli sebeplerden dolayı çekilebilir. Bu gibi durumlarda öncelikli olarak periodontoloji alanında uzman bir hekime görünmeniz her zaman en doğru adımdır. Biz kliniğimizde şiddetli diş eti çekilmesi veya diş eti ile ilgili herhangi bir başvuru yapıldığı zaman ön muayene sonrası mutlaka peridontoloji uzmanımız ile bir görüşme organize edilmesini sağlıyoruz. Diş eti çekilmesi sıklıkla rastladığımız bir durum olduğu için bazen uzman görüşü doğrultusuda diş kaplamaları ile durumu kontrol altına alabiliriz. Çok kısaca diş eti neden çekilir konusuna da değinerek makalemize devam edelim. Diş eti ile yaşanabilecek hastalıkları 3 aşamada ele alırız. 1-) Diş eti iltihabı 2-) Periodontitits 3-) İlerlemiş periodontitis Eğer diş fırçalarken veya diş ipi kullanırken dişleriniz basitçe kanamaya başladıysa. Diş etlerinde kızarıklık veya sıcak soğuk hassasiyeti hissediyorsanız diş etlerinizde ufakta olsa çekilmeyi gözle görebilir haldeyseniz dişlerde sallanma veya dişlerinizi gargara yapsanız iyice fırçalasanız hatta ağız mentolleri kullansanız da ağız kokusu geçmiyorsa dişlerinizin birbirine temas etme biçimi aniden veya zamanla değiştiğini hissediyorsanız dişlerde ayrılma gibi bir durum gözlemliyorsanız veya birden fazla dişte sıcak soğuk hassasiyetiniz varsa mutlaka bir diş hekimine ön muayene olmalısınız Aksi halde diş eti hastalıkları çok hızlı yayılacaktır tabi bu durum diş kayıplarına ve geri dönülemez bir sürece girmenize sebep olabilir. Her zaman her hastaya söylediğimiz gibi tıbbın her alanında erken müdahale hem maddi olarak korur hem de sağlığınız için iyidir. DİŞ KAYBI DURUMUNDA MEDİKAL AMAÇTA BARINDIRACAK ŞEKİLDE KAYBIN TAMAMLANMASI : Günümüzde implant ve implant teknolojileri her ne kadar mükemmel bir gelişme göstermiş olsa da hastalarda bazı durumlarda implant uygulamaları kullanamıyoruz.Bunları bir kaç kısa başlık altında toplamak gerekirse: - Kemik yapısının uygun olması - Şeker - Tansiyon veya farklı kronik hastalıklardan dolayı - Hastanın dentafobi sorunu yaşamasından dolayı isteksizliği Yukarıda belirttiğimiz durumlara ek olarak maddi olanaklar da göz önüne alınarak derlenebilir. Genelde gülüş tasarımlarında implant kullanmayı tercih ederiz. Peki hangi durumlarda implant ile Gülüş tasarımı kombinasyonuna ihtiyaç duyuyoruz ? - Genel dişsizlik durumları - Uzun vadeli diş kaybından dolayı oluşabilecek diş eti doku kayıplarını engellemek Hastada çürük veya artık tedavisi gerçekleşemeyecek olan dişlerde gülüş tasarımı işleminin bir parçaı olarak dental implant uygulamalarını değerlendiririz. Burada amaç diş çekimlerinden sonra daha az köprü protez kullanarak dişlerin doğal görünüm ve dizilimlerini bozmadan aynı zamanda eksik diş etrafındaki dişlerin de uzun vadede sağlığını koruyarak tedaviyi sağlamaktır. AĞZIMIDA HİÇ DİŞ YOK , GÜLÜŞ TASARIMI YAPILIR MI? Evet tabiki böyle durumlarda kemik yapısı ve hastanın genel durumu gözetilerek implant uygulamaları yapılabilir. Tam dişsizlik veya bir kaç dişiniz de olsa hekim planlamasını mevcut duruma göre yapacak ve Gülüş tasarımı süreci hakkında size detaylı ve eksiksiz bilgiler verecektir. Biz kliniğimizde hastalarımızla projelendirme öncesi röntgen genel muayene gibi bir takım protokolleri yerine getirip ardından tedavi programını oluştururken dişsizlik durumunu veya eksik dişleri de görecek ve yönlendirmeyi ona göre yapacaktır. Diş hekimliği teknolojileri doğru uygulamalar ile hemen hemen her vakada yüz anatominize uygun tasarımlar çıkarabiliyor. -İmplant Yapılmadan da gülüş tasarımları yapılabilir. Ancak tabiki hastada yeterli sayıda ve sağlık durumu iyi doğal dişler olmalıdır. Eğer dişlerde çürümeler varsa bu çürükler genelde kanal tedavisi diş dolguları fiber post uygulamaları vs. yapılarak tedavilerini sağlamaktayız. Ancak bu tür durumlarda dişlerin pozisyonu göz önüne alınarak köprü protez uygulamaları yapmaktayız. Genel olarak sabit protez konumunda yaptığımız bu kaplamalarda diş eksikliniz dışarıdan kesinlikle belli olmayacak şekilde tasarlanır. ancak yine de medikal açıdan altını çizmeden geçmemek adına belirtmeliyim ''Eksik diş özellikle erken yaşlarda çevredeki dişlerin de kaybına sebep olur.'' TAMAMEN İSTEĞE BAĞLI YAPILAN ESTETİK TEDAVİLER. Güzellik algısı her dönem değişse de iyi bir gülümsemenin verdiği pozitif etki hiç bir zaman değişmiyor. Klinik çalışmalarımızda sadece estetik odaklı çalışmalarımızda genelde hasta taleplerini yine listeleyelim. - Dişlerin doğru konumlanmaması - Dişlerin rengi ve dokusundan memnun olunmaması - Dişlerin kişilik yapısına uygun olmaması Doğru konumlanmama sorunu ile başlayalım. Geçmişten günümüze ortodontik işlemler çeşitli metal braketler veya plaklar ile yapılmaktadır. Ortodontik tedavi süreçleri dişlerin doğal yapılarını bozmamak açısından doğru bir tercihtir. Ancak genelde tedavi süreci ve içeriğinden dolayı hastalar gülüş tasarımına yönlenmektedir. Dişlerin aşındırma işlemi gerçekleştirirken doğru açı ile aşındırma işlemini gerçekleştirdiğimizde kaplamaları da doğru pozisyonda takımını sağlayabiliyoruz. Kısacası çarpık dişlerin tedavi edilmesinde ortodontik tedaviler haricinde zamanı da verimli kullanabilmek adına gülüş tasarımları uygulanabilmektedir. Dişlerin rengi ve dokusundan memnun olunmaması konusu da en sık karşılaştığımız durumların başnda gelmektedir. Gülüş tasarımı öncesi dilediğiniz rengi seçebilmeniz için dental renk skalası kullanıyoruz. Bu sayede dilediğiniz diş rengini seçebilir ister doğal ister bembeyaz bir diş rengi tercihi ile tasarımı sonlandırabiliriz.

  • Hamilelikte Diş Tedavisi | Central Dent | Bahçeşehir

    Central Dent Bahçeşehir Ağız ve Diş Sağlığı Kliniği hekimleriniz olarak Hamilelikte Diş Sağlığınızı her zaman koruyoruz. İşte detaylar 1.Hamilelik Öncesi Diş Bakımı Neden Önemlidir ? Anne adayının yaşayabileceği bazı sağlık sorunları gebeliğin bütün büyüsünü bozabilir. Ağız ve diş sağlığı bakımı her zaman yapılabilir fakat planlı gebeliklerde özellikle ağız hijyeninin sağlanması gerekir. Annenin bu süreçteki beslenme şekli gelecekte yaşanabilecek sorunları önlemeye yardımcıdır. Gebelik vücudun hormon ve salgı sisteminde bazı değişikliklere sebep olur. Bu süreçte beslenme alışkanlıklarının değişmesi, diş ve diş çevresi dokuları hasar görmeye daha yatkın hale gelir. Eğer gebelik öncesi anne adayının çürük tedavilerini, sorun çıkarma riski olan 20 yaş dişlerinin ve diş etlerinin bakımlarını yaparsak, ileride yaşanacak vücut değişimi için dirençli dokular oluşturmuş oluruz. 2.Çürük dişlerin bebeğe bir zararı olur mu? Ağız içinde bulunan mikroplar sindirim yoluyla vücuda yayılmaktadır. Unutmamak gerekir ki, mikroplar her zaman bir risk sebebidir. Diş eti problemleri ve diyabet arasında bilimsel ilişki vardır. Gebelikteki en büyük sağlık sorunlarından biri de gebelik diyabetidir. Bu nedenle gebelikte diyabeti tetikleyecek unsurları minimum seviyeye indirmek gerekir. Diş çürüklerindeki en büyük sorun ağrıya sebep olmasıdır ki yine bu süreçte ağrı istenmeyen durumlardandır. 3.Gebeliğin diş sağlığı üzerindeki etkisi nedir? Hormon değişiklikleri ağız içi salgılara da etki eder. En büyük sıkıntılarımızdan biri de reflü, bulantı ve kusma sürecinde ağızdaki asit oranının artması sonucunda diş dokusu ve diş etlerinin zarar görmesidir. Yine hormonlara bağlı olarak diş eti şişmeleriyle de sık sık karşılaşmaktayız. Gebeliğin ilerleyen dönemlerinde uyku kalitesinin bozulması ile diş sıkma, gıcırdatma, eklem ağrıları da görebiliyoruz. Çoğu gebede yeme alışkanlıkları değişim gösterir. Gebelikte daha sık yemek yenmesi sebebiyle ağız hijyenini de eskisi gibi sağlıklı tutmak için biraz daha fazla çaba göstermek gerekiyor. Günde en az 2 sefer diş fırçalama alışkanlığı gebelik döneminde minimum 3 sefere çıkarılmalıdır. Bu süreçteki hormon değişiklikleri ağız içi salgılara da etki eder. Tükürük akışımızın kalitesi ve hızı etkilenebilir. Yoğunlaşan ve azalan tükürük, diş ve diş çevresini temizleme etkisini kaybeder. Ağız hijyenine daha fazla önem vermemizi gerektiren sebeplerden biri de budur. Tükürüğün yıkayıcı etkisi yerine diş fırçamızla bu görevi yerine getirmeliyiz. Gebelik döneminde ağız ve diş sağlığı konusunda yaşadığımız en büyük sıkıntılardan biri de reflü, bulantı ve kusma sürecinde ağızdaki asit oranının artmasıdır. Artan asidik ortam, diş dokusuna ve diş etlerine zarar verir. Sürekli asit ortamına maruz kalan diş yüzeyleri aşınır. Diş yüzeyi aşınması (yumuşaması) olan dişler hem hassasiyet oluşturur hem de çürük oluşumuna ortam hazırlar. Yine hormonlara bağlı olarak diş eti şişmeleriyle de sık sık karşılaşmaktayız. ‘Hamilelik gingivitisi’ dediğimiz bu diş eti şişmesi sorunu, hekim tarafından yapılan temizlik ile rahatlar. Gebelik bitimiyle de eski haline döner. Gebeliğin ilerleyen dönemlerinde uyku kalitesinin bozulması sonucunda diş sıkma, gıcırdatma, eklem ağrıları da görülebilir. Uyku kalitesizleştikçe diş sıkma paralelinde eşlik eder. Diş sıkma sonucu kulak, boyun ve omuz bölgelerinde gerginlik ve ağrı oluşturabilir. Bu süreçte bruksizim plağı ile gebelerimizin rahat etmesini sağlayabilmekteyiz. 4.Gebelikte diş taşları nasıl sıkıntılar yol açar, diş taşı temizliğinin önemi nedir? Diş taşı tükürükle birleşen gıda artıklarının mineralize olmasıdır. Kısacası hangi yaşta olunursa olunsun diş taşı varlığı, dişi çevreleyen kemik dokusunda yıkıma sebep olur. Diş taşı başlangıcı ise diş eti kanamaları ve sızlamalarıdır. Gebelik döneminde diş etleri daha kolay ödem tutacağından dolayı diş taşı oluşumu hızlanır. Gebeliğin hangi döneminde olunursa olunsun özel bir durum olmadığı sürece, diş taşı temizliğinin mutlaka yapılmasını öneriyoruz. 5.Diş ağrısı olan gebelere nasıl tedavi uygulanıyor? Sıkıntısız gebeliklerde her türlü işlemi yapabiliyoruz. Yine de gebenin yorulmaması için bu süreçte sadece acil ihtiyaçlarını giderip diğer tedavilerini doğum sonrasında yapmayı tercih ediyoruz. Kırık gibi akut durumlar haricinde gebeye röntgen çekmiyoruz. Sıkıntılı gebeliklerde (düşük riski, erken doğum riski, alerji durumu, kanama sıkıntısı vb.) ise kadın doğum uzmanı onayı ile gebeyi tedavi edebiliyoruz. 6.Diş çürüdüğü takdirde tedavi hemen yapılmalı mı, hangi durumlarda beklenmeli? Gebelik takibi yapan kadın doğum doktoru onay verdiği sürece hamileliğin her döneminde diş çürüğü tedavisi yapılabilir. Gebeliğin 13. ve 27. haftaları arasını, tedavi için en güvenli dönem olarak tanımlayabiliriz. 7.Gebelere kanal tedavisi yapılıyor mu? Gebelikte yapılabilen veya yapılamayan diş tedavileri hangileridir? Gelişen teknoloji sayesinde döner aletler ve ‘apex locator (kök ucu bulucu)’ ile gebelerde kanal tedavisi yapılabilir. Yalnızca kanal tedavisi yapılırken gebeye röntgen çekilmez. Gebelikte diş çekimi dahil, her türlü diş tedavisi yapılabilir fakat gebenin durumu acil değilse tedavi doğum sonrasına ertelenir. 8.Diş tedavisinde kullanılan kimyasal maddelerin anne ve bebeğe etkisi nedir? Gebelerin diş tedavisinde lokal anestezi kullanıyoruz. Lokal anestezilerin sisteme geçmesi ve oradan bebeğe geçmesi çok düşük ihtimal ki, o ihtimali yok sayıyoruz. Zaten tedavi yapıyorsak bu süreç de acildir ve tedavi edilmeyen diş bebeğe daha fazla zarar verecektir. 9.Dişi kırılan bir gebe, panik yapmadan ne yapmalı? Dişi kırılan bir gebe panik yapmamalıdır ve gebelik riskli değilse diş hekimine gitmelidir. Tabi ki takibinde olduğu kadın doğum doktoruna haber verilmesi de şarttır. Gebelik riskliyse tam teşekküllü bir hastanenin diş bölümüne gitmesini tavsiye ederiz. 10.Anne adaylarına önerileriniz neler? Hamilelik öncesinde dişler konusunda nasıl tedbirler alınmalı? Gebelik öncesi bütün diş kontrolleri yaptırılmalı. A ğız hijyeni, çürük diş olup olmadığı, 20 yaş dişlerinin durumu, eski veya kötü yapılmış işlemler kontrol edilmelidir. Fırçalama ve beslenme alışkanlıklarına dikkat edilmeli. Yapılması gereken tedaviler zamanında yaptırılmalı. Hamileliğin her döneminde işlem yapılabilir. Gebenin ve bebeğin en rahat olduğu dönem hamileliğin 2. trimester dönemidir. Nessun post pubblicato in questa lingua Quando verranno pubblicati i post, li vedrai qui. Nessun post pubblicato in questa lingua Quando verranno pubblicati i post, li vedrai qui. Gebelik Öncesi Diş Tedavisi ; Gebelik düşünen anne adaylarını en çok endişelendiren konulardan birisi kemik ve diş sağlığının bu konuda nasıl etkileneceği konusudur. Toplumdaki genel inanış gebelik döneminde anne adaylarının kemik erimesi ve diş kaybı gibi sorunları rutin olarak yaşadıkları yönündedir. Gebelikte anne karnındaki bebeğin sağlıklı gelişebilmesi için yeterince kalsiyum alımına ihtiyacı vardır ve anne adayının kalsiyum açısından zengin beslenmemesi durumunda bebek gereksinim duyduğu kalsiyumu annenin rezervinden almaktadır. Eğer anne adayı yeterli beslenirse böyle bir kayıp ya da eksiklik olmayacaktır. Gebelik dönemi başından itibaren anne adayının vücudunda pek çok değişikliğe sebep olan bir süreçtir. Elbette ki bu değişikliklerin bir kısmı da anne adayının ağız içinde, dişetlerinde ve dişlerinde gerçekleşmektedir. Bu bağlamdaki en önemli değişiklikler vücuttaki östrojen ve progesteron seviyelerinin artışıdır. Bu hormonların artması dişlerin üzerindeki bakteriyel plak birikiminin artması anlamına geliyor. Anne adayları eğer gebelik döneminde bu plağı dişlerden uzaklaştırmaya yönelik önlem almazsa diş etlerinde kızarma, şişme ve kanama yaşanabilir. Gebelikte diş eti kanamalarından dolayı dişlerini fırçalamaktan kaçınan anne adaylarının dişlerinde çok ciddi plak oluşumu görülür. Gebeliğin özellikle ikinci 3 aylık periyodunda, yani 4, 5, 6. Aylarda dişlerin üzerinde bakteriyel plak oluşumu yaygındır ve bu sorun her anne adayını farklı düzeylerde etkiler. Ancak gebelik öncesi dönemde zaten bu tür problemleri olan bir kadın gebe kaldıysa, bu sorunun şiddeti gebelikte daha çok artar ve tedavi edilmezse çok ciddi ağız içi ve diş sorunları yaşanır. Gebelikte diş sağlığı ile ilgili yanlış inanışlara inanmamak gerekiyor! Elbette ki gebelikte anne adayının diğer organları gibi dişleri de daha hassas ve olumsuzluklardan daha kolay etkilenebilir durumdadır. Ancak her gebelikte diş sağlığı ile ilgili sorunlar yaşandığı ya da gebeliğin diş kaybıyla sonuçlanacağı veya gebelikte diş hekimine gidilmeyeceği ile ilgili inanışlar kesinlikle yanlıştır. Esas önemli olan; gebelikte diş sağlığına her zamankinden daha fazla özen gösterilmesi ve diş sorunlarında doktordan yardım alınması gerektiği şeklindedir. Zira gebelikte dişlerde çürük oluşumu, çürüğün ilerlemesi, diş eti problemleri, diş ağrıları görülmesi hamilelik döneminde salgılanan hormonların ve yaşanan değişimlerin bir sonucu olarak ortaya çıkar. Bu dönemde ağız ve diş bakımının daha özenle yapılması ve gerektiğinde diş hekimine gidilerek gebeliğe uygun tedavi yolunun izlenmesi ile sorunlar ortadan kaldırılabilmektedir. Hamilelik dişlerin tedavisi açısından 3 dönemde incelenir: 0–3 aylık dönem; Bu dönem hamileliğin en hassas olduğu dönemdir. Ağrıya neden olan ve müdahale edilmediğinde anneye ve bebeğe zarar verebilecek durumlarda dişhekimine gidilmelidir. 3–6 aylık dönem; Hamilelik sonuna kadar ertelenmesi uygun olmayan diş çekimleri, dolgular, kanal tedavileri yapılabilir. Müdahalelerin yapılması için en uygun dönemdir. 6-9 aylık dönem; Bu dönemde bebek anne karnında oldukça büyümüştür ve doğum yaklaşmaktadır. İlk 3 aylık dönemde olduğu gibi acil tedaviler dışında herhangi bir uygulama yapılmamalıdır. Hamilelerde Röntgen Çekimi: Zorunlu hallerde anne adayına kurşun önlük giydirilerek röntgen çekilebilir. Hamilelerde İlaç Kullanımı: Hamilelik döneminde kullanılan tetrasiklin grubu antibiyotikler “Tetrasiklin Renklenmesi” denilen geri dönüşümü olmayan renklenmelere neden olur. Bu grup dışında kullanılan antibiyotiklerin, penisilin ve türevlerinin dişlerde renklenmeye neden olduğuna veya zarar verdiğine dair bilimsel bir veri yoktur. Ancak hamilelikte kullanılan her türlü ilacın anne adayını takip eden doktorun kontrolünde kullanılması gerektiği unutulmamalıdır. Gebelikte diş sağlığı ile ilgili yanlış inanışlara inanmamak gerekiyor! Beslenme: Hamilelikte iyi beslenme annenin olduğu kadar doğacak bebeğin de diş sağlığını olumlu yönde etkileyecektir. Bebeğin diş gelişimi hamileliğin ikinci ayından itibaren başlar. Sağlıklı diş gelişimi için kalsiyum, fosfor ve vitamince zengin besinler yeterince alınmalıdır. Anne adayları hamileliğin ilk ayından itibaren abur cubur yiyeceklerden kaçınmalıdırlar. Ağız içinden uzaklaştırılmayan tüm besin artıkları, dişler üzerinde birikerek çürük oluşumunu hızlandırır. Ağız Bakımı: Hamileliğin ilk aylarında görülen kusmalar, değişen beslenme alışkanlıkları ve hormonal değişimlerin etkisiyle dişetlerinde hassasiyet ve kanama olabilir. Kanama nedeniyle anne adayları diş fırçalamayı bırakmamalıdırlar. Dişeti iltihabı dişlerin ve dişetlerinin etkin bakımı ve temizlenmesi ile önlenebilir. Her gün en az 2 kez, mümkün olan durumlarda her yemekten sonra dişler fırçalanmalıdır. Diş araları diş ipi ile temizlenmelidir. Dişhekiminin önerisi olmadığı sürece ağız gargarası kullanılmamalıdır.Bunlar iltihaba bağlı gelişen dişeti büyümeleridir. Genellikle doğum sonrası kendiliğinden geçmektedir, ancak çiğneme, fırçalama güçlüğü ve aşırı ağrı gibi sorunlara neden oluyorsa dişhekimi kontrolünden geçilmelidir. Hamileliğin Ağız Diş Sağlığına Etkileri: Hamilelikte tükürükteki asit miktarı artmakta ve dişler çürümeye yatkın hale gelmektedir. İlk aylarda görülebilen kusma sonrasında, annenin ağız hijyenine dikkat etmemesi de çürük riskini arttırmaktadır. Dişetlerinde sorunu olan anne adayları ağız bakımına dikkat etmezlerse, hormonal değişime bağlı olarak da dişeti sorunları artar. Dişetleri kanayan anne adayı dişlerini fırçalamaktan kaçınabilir. Bu durum, dişler üzerinde daha fazla bakteri birikmesine ve dişetlerinde şişliğe, kızarıklığa ve daha çok kanamaya neden olur. Buna “Hamilelik Gingivitisi” denir. Dişeti kızarık, şiş, hassas ve kanamalıdır. Hamilelik gingivitisi genellikle, hamileliğin 2. ayında başlayıp, 8. ayında en üst seviyeye çıkar. Eğer hamilelik planlanıyor ise anne adayları mutlaka bir dişhekimi kontrolünden geçmeli, hamilelik öncesinde varsa diş ve dişeti problemleri giderilmelidir. Ağız bakımı iyi olmayan ve dişetlerinde iltihap olan hamilelerin dişetlerinde “Hamilelik Tümörü” gelişme riski de vardır.

  • BOTOKS İLE GENÇLEŞİN | Bahçeşehir Centraldent

    Bahçeşehir'in harika atmosferinde hizmet vermekte olan diş kliniğimiz bünyesinde Botoks ve Dolgu hizmetleri de sağlamaktayız. Siz de kliniğimizi ziyaret ederek eşsiz deneyimlerimizle güzelliğinize güzellik katabilirsiniz. Tocchiamo la tua bellezza con amore Riempimento e Botox al Central Dent Bahçeşehir ! In Central Dent Bahçeşehir , Botox è in realtà un marchio, il principio attivo è la tossina botulinica. Questa tossina è ottenuta dal batterio Clostridium botulinum. La tossina botulinica mostra il suo effetto bloccando i mediatori rilasciati dalle terminazioni nervose e interrompendo temporaneamente la conduzione nervosa. L'interruzione della conduzione nervosa provoca una diminuzione del movimento del muscolo attivato dal nervo o la sua completa scomparsa. La tossina botulinica è disponibile sul mercato con i marchi botox o disport. Botox, Dysport, approvato dall'agenzia di ricerca farmaceutica americana FDA, è ampiamente utilizzato in tutto il mondo. Le tue imitazioni influiscono su tutto Dopo movimenti mimici come ridere, arrabbiarsi, essere sorpresi e strizzare gli occhi, si formano delle rughe dinamiche sulla pelle del viso. Come risultato della ripetizione di questi movimenti mimici nel corso degli anni, le linee dinamiche sulla pelle diventano permanenti e in queste aree compaiono rughe permanenti. Le rughe sono più comunemente visibili sulla fronte, tra le sopracciglia, gli angoli esterni degli occhi e le rughe intorno alla bocca. Rughe dentro e intorno agli occhi Le linee sugli angoli esterni degli occhi e sulla fronte fanno sembrare la persona più anziana e le linee tra le sopracciglia danno alla persona un'espressione arrabbiata. Applicando Botox ai muscoli mimici facciali, i movimenti di questi muscoli si riducono e quindi si riduce anche il raggrinzimento della pelle sul muscolo dovuto ai movimenti muscolari. In questo modo, fornisce un miglioramento significativo dell'espressione facciale che sembra vecchia e arrabbiata, nonché un effetto protettivo nella formazione di nuove rughe. Nessuna ruga sulla pelle! Con Botox, le rughe del viso sulla pelle vengono ridotte o completamente eliminate, ottenendo un aspetto più giovane e levigato. Tuttavia, le rughe del viso che si sono trasformate in cicatrici pieghevoli molto profonde potrebbero non essere levigate al livello desiderato con il solo botox. In questo caso, è meglio usarlo con i riempitivi per rimuovere le rughe profonde. Aree di utilizzo di Botox Quando applicato alle ghiandole sudoripare, la trasmissione tra le ghiandole sudoripare e le terminazioni nervose può anche essere interrotta, riducendo così il funzionamento delle ghiandole sudoripare. Le aree più comunemente applicate sono la fronte, i palmi delle mani, le piante dei piedi e le ascelle. In queste aree, le persone che soffrono di sudorazione eccessiva e relativo odore di sudore possono migliorare i loro disturbi con la sua applicazione. Si è scoperto per caso che dopo l'applicazione di Botox ai pazienti con emicrania per scopi estetici, faceva bene anche all'emicrania con la riduzione del dolore emicranico. La causa alla base della maggior parte dell'emicrania è la tensione dei muscoli nella zona della testa. Se la tensione dei muscoli che creano gli attacchi di dolore nell'emicrania viene rimossa, uno dei fattori che causano il dolore dell'emicrania verrà eliminato. Molti analgesici sono usati per trattare l'emicrania. Tuttavia, il più grande vantaggio dell'applicazione di botox non è che allevia il dolore, ma che previene l'insorgenza del dolore. La maggior parte dei malati di emicrania ne beneficia. Questo vantaggio è una diminuzione della frequenza degli attacchi di emicrania o un minor dolore da attacco. Central Dent Bahçeşehir Viene applicato come microiniezione e non provoca molto disagio. L'applicazione di crema anestetica locale prima dell'applicazione e l'applicazione di ghiaccio durante l'applicazione aumenta il comfort del paziente. Dopo la procedura, le persone di solito possono tornare alla loro vita quotidiana come se nulla fosse accaduto. A volte può esserci un leggero edema o un livido puntiforme. Come viene prodotto il botox? L'effetto di Botox inizia il 3° giorno dopo l'applicazione, raggiunge il livello massimo il 7° giorno e l'effetto dura 3-4 mesi, l'effetto scompare dopo 6 mesi. Può essere ripetuto dopo che ha perso il suo effetto. Dopo diversi utilizzi consecutivi, l'effetto e la permanenza possono essere prolungati. Dopo l'applicazione di Botox, il viso può essere lavato immediatamente e può essere applicato il trucco. Dopo l'applicazione, si raccomanda di non stare in piedi per 4 ore, di non sdraiarsi in posizione orizzontale, di non massaggiare l'area di iniezione quel giorno e di non fare una doccia estremamente calda. È un medicinale che deve essere somministrato da medici specialisti. In caso contrario, l'effetto desiderato potrebbe non essere raggiunto e potrebbero verificarsi complicazioni come la caduta temporanea delle palpebre. Il Botox è una forma di trattamento applicata in ambito estetico per rimuovere e rimandare le rughe della pelle. Dovrebbe essere noto che è necessaria una visita medica per trovare risposte alle domande sui prezzi del botox ad Ankara. Puoi facilmente farci sapere cosa ti stai chiedendo su questo argomento. Botox viene utilizzato nel campo dell'estetica per eliminare le rughe sulla pelle e per sembrare più giovane e levigata. Domande frequenti ; Quanto dura l'effetto di Botox? Il suo effetto di solito dura da 4 a 6 mesi. Sebbene questo periodo sia più lungo per alcuni, potrebbe essere più breve per altri. La durata dell'effetto può variare da persona a persona. Avrà un effetto sulla mia routine quotidiana dopo il botox? Sì, è una procedura non chirurgica a breve termine. Non richiede di interrompere la tua routine quotidiana. Farà male mentre viene fatto? Dà solo una sensazione dolorosa descritta come una puntura di zanzara. Questo dolore, che si verificherà con creme anestetiche applicate prima, può anche essere alleviato. Di solito, non si osserva dolore dopo l'applicazione. Quanto spesso posso avere il botox? Il botox, che perde il suo effetto dopo un minimo di 4 mesi e un massimo di 6 mesi, può essere riapplicato per la stessa zona. L'età è importante? Può essere applicato a tutte le età, ma eticamente è ideale da fare tra i 30 ei 55 anni. A cosa dovrei prestare attenzione dopo il Botox? Il freddo e il trucco dovrebbero essere evitati per alcune ore. Inoltre, non dovresti toccare o massaggiare il viso il primo giorno.

  • İMPLANT | LYONMED HIZLI İMPLANT UYGULAMALARI

    Modern implant teknolojilerini minimum ağrı minimum zaman kaybı maksimum ekonomi ile siz değerli hastalarımız için sunuyoruz. Bizden fiyat almadan İmplant tedavisine başlamayın. SOLUZIONE PERMANENTE CON IMPIANTO DENTALE İmplant diş, genel olarak sağlıklı dişeti dokusuna ve yeterli kemik yapısına sahip olan bireylere uygulanabilir. Ancak, her hasta için uygun olup olmadığını belirlemek için bir diş hekimine danışmak önemlidir. Kemik yoğunluğu: İmplantın yerleştirileceği bölgede yeterli kemik yoğunluğunun olması önemlidir. Bazı durumlarda kemik grefti gibi ek prosedürler gerekebilir. Dişeti sağlığı: Sağlıklı dişeti dokusuna sahip olmak, implant dişin başarılı bir şekilde yerleştirilmesi için önemlidir. Diş eti hastalıkları, implantın başarısını etkileyebilir. Sistemik sağlık durumu: Diyabet, kalp hastalıkları, kan hastalıkları gibi sistemik sağlık sorunları olan bireylerde implant diş uygulaması öncesinde ek önlemler alınması gerekebilir. Ayrıca, bazı durumlarda kemoterapi veya radyoterapi alan hastalarda implant diş uygulanması önerilmeyebilir. Sigara kullanımı: Sigara içenlerde implant dişlerin başarılı olma olasılığı düşüktür. Sigara içmek, iyileşme sürecini olumsuz etkileyebilir ve implantın başarısız olma riskini artırabilir. Yaş: İmplant diş uygulaması yaşa bağlı değildir ancak yaşlı bireylerde kemik yoğunluğu ve genel sağlık durumu daha dikkatli değerlendirilmelidir. Bu nedenle, implant diş uygulaması için en uygun adayın belirlenmesi için bir diş hekimi ile detaylı bir değerlendirme yapılması önemlidir. İmplant Markaları ; Diş implantı piyasasında birçok farklı marka bulunmaktadır. İşte bazı popüler diş implantı markalarından bazıları: Straumann: Straumann, dünya genelinde en çok tercih edilen diş implantı markalarından biridir. Yüksek kaliteli implant ürünleri ve yenilikçi teknolojiler sunmaktadır. Nobel Biocare: Nobel Biocare, diş implantları ve diş restorasyon malzemeleri alanında önde gelen bir markadır. Ürün yelpazesi geniş olup, çeşitli implant tasarımları sunmaktadır. Zimmer Biomet: Zimmer Biomet, geniş bir diş implantı ürün yelpazesine sahip olan bir diğer önde gelen markadır. Kaliteli ürünleri ve çeşitli implant çözümleriyle bilinmektedir. Dentsply Sirona : Dentsply Sirona, diş implantları ve diş hekimliği malzemeleri alanında global bir liderdir. İnovasyon ve teknolojiye odaklanmış ürünleriyle tanınır. Astra Tech: Astra Tech, diş implantları ve diş hekimliği malzemeleri alanında uzmanlaşmış bir markadır. Güvenilir ürünleri ve kullanıcı dostu tasarımlarıyla bilinir. BioHorizons: BioHorizons, yenilikçi implant tasarımları ve ileri teknolojileriyle tanınan bir markadır. Estetik ve dayanıklı implant çözümleri sunmaktadır. 2024 Diş İmplantı Fiyatları. Diş implantı fiyatları döviz kuruna endeksli olarak sürekli değişkenlik göstermektedir. Özellikle yabancı menşei olan dental implantlarda euro ve dolar kuru göz önüne alınarak anlık fiyatlandırma yapılmaktadır. Ortalama 200-1000 Euro arası fiyatlandırmaları mevcuttur. Yerli implantlarda fiyatlar daha makuldür. Güncel implant fiyatlarını öğrenmek için bize mesaj yazabilirsiniz. İmplant Tedavisi Öncesi ve Sonrası Yapılması Gereken İşlemler ; İmplant tedavisi sonrasında, başarılı bir iyileşme süreci ve implantın uzun ömürlü olması için belirli önlemlere dikkat etmek önemlidir. İşte implant tedavisi sonrasında yapılması ve yapılmaması gerekenler: Yapılması Gerekenler: Düzenli olarak ağız bakımı yapmak: İmplant çevresindeki dişeti ve implant üzerindeki restorasyonun temizliğini sağlamak için düzenli diş fırçalama ve diş ipi kullanımı önemlidir. Ağzı tuzlu su ile çalkalamak: İmplant yerleştirildikten sonra doktorunuzun önerdiği şekilde ağzınızı tuzlu su ile çalkalamak, iyileşme sürecini destekleyebilir. Doktorun önerdiği ilaçları düzenli kullanmak: İmplant yerleştirilmesi sonrasında ağrı, şişlik veya enfeksiyon riskini azaltmak için doktorunuzun önerdiği antibiyotik veya ağrı kesici ilaçları düzenli olarak kullanmak önemlidir. Sigara ve alkol tüketiminden kaçınmak: Sigara içmek ve aşırı alkol tüketmek, iyileşme sürecini olumsuz etkileyebilir ve implantın başarısız olma riskini artırabilir. Doktorunuzun kontrollerine düzenli olarak gitmek: İmplant yerleştirilmesi sonrasında doktorunuzun belirlediği takip randevularına düzenli olarak gitmek, iyileşme sürecini izlemek ve olası komplikasyonları önlemek için önemlidir. Yapılmaması Gerekenler: Sert veya sıcak yiyecek ve içecekler tüketmek: İmplant yerleştirilmesi sonrasında bir süre sert veya sıcak yiyecek ve içecekler tüketmekten kaçınmak, implantın üzerindeki restorasyonun zarar görmesini önleyebilir. Ağır egzersizler yapmak: İmplant yerleştirilmesi sonrasında aşırı fiziksel aktivitelerden kaçınmak, iyileşme sürecini destekler ve implantın başarısını artırabilir. İmplant üzerine direkt basınç uygulamak: İmplantın yerleştirilmesi sonrasında implant üzerine direkt basınç uygulamaktan kaçınmak önemlidir. Bu, implantın yerinden oynamasına veya iyileşme sürecini olumsuz etkilemesine neden olabilir. Doktorun önerisi dışında ağrı kesici veya ilaç kullanmak: İmplant tedavisi sonrasında doktorunuzun önermediği ilaçları kullanmaktan kaçınmak önemlidir. Bu, iyileşme sürecini etkileyebilir ve komplikasyonlara yol açabilir. İmplant çevresindeki dişeti veya restorasyonu tahriş edici hareketler yapmak: İmplant çevresindeki dişeti veya restorasyonu tahriş edici hareketlerden kaçınmak, iyileşme sürecini destekler ve implantın sağlıklı bir şekilde entegre olmasını sağlar.

  • Central Dent Bahçeşehir | Gülüş Tasarımı | Kırık Diş | Diastema

    Her makalede belirttiğimiz üzere bizim temel işimiz gülüş tasarımı , dişlerde estetik sorunların tedavisi , implant ve implant teknolojileri gibi ana işler kliniğimizin hedef tedavi noktaları arasında. Bu sebepten dolayı ülkemizde henüz yeni yeni uygulanmaya başlayan ve en hızlı gülüş tasarımı katagorisinde inceleyebileceğimiz express gülüş tasarımını  sizler için Central Dent Bahçeşehir Diş Kliniğimizde de artık uygulayabiliyoruz. EXPRESS GÜLÜŞ TASARIMI Her makalede belirttiğimiz üzere bizim temel işimiz gülüş tasarımı , dişlerde estetik sorunların tedavisi , implant ve implant teknolojileri gibi ana işler kliniğimizin hedef tedavi noktaları arasında. Dolayısıyla hekimlerimizin bu hususlarda gelişen teknoloji ile beraber yeni teknolojileri kliniğimize getirmeye önem gösteriyoruz. Gülüş tasarımı yaptırmak isteyen bir çok hastamız dişlerinin kesilmesi , yaşanabilecek tedavi sürecinden dolayı oluşan endişeler ve elbette maliyet gibi konularda çokça sorusu ve şikayetlerini alıyoruz. Bu sebepten dolayı ülkemizde henüz yeni yeni uygulanmaya başlayan ve en hızlı gülüş tasarımı katagorisinde inceleyebileceğimiz express gülüş tasarımını sizler için Central Dent Bahçeşehir Diş Kliniğimizde de artık uygulayabiliyoruz. Peki hangi durumlarda uygulayabiliyoruz ? Sırasıyla gidelim ; PEKİ SERAMİK ESTETİK DOLGU İLE AYRIK DİŞ TEDAVİSİ NASIL YAPIYORUZ ? Aslında zirkonyum,emax,porselen kaplama gibi kaplama çeşitlerini sık sık tercih ediyor olsakta gerek maliyet gerek hali hazırda bulunan dişlerinizin kesilmesinden dolayı bu seçenekleri tercih etmiyorsanız. Seramik Dolgu ile yaklaşık 60 dakika sürecek bir işlemin ardından ön diş grubunda ayrıklıkları anında kapatabiliriz. Diastema ( Ayrık Diş ) Tedavisi Diastema(ayrık diş) bir çok insanın yaşadığı doğuştan gelen bir problemdir. Her ne kadar çoğu zaman estetik kaygılar göz önüne alınıyor olsa da aslında sağlık açısından da uzun vadede dişler için tehlikeli bir durumdur. iastema, diş etlerinde sorunlara yol açabilir. Boşluklar, diş etlerinin iltihaplanmasına ve tahriş olmasına neden olabilir. Bu durum, diş eti hastalığı riskini artırabilir.Büyük diastemalar, yiyeceklerin bu boşluğa sıkışmasına ve temizlenmesinin zorlaşmasına neden olabilir. Bu da ağız hijyenini zorlaştırabilir ve diş çürümeleri ile diş eti problemlerine yol açabilir. Diastema Konuşmaya Etki Eder ; Büyük diastemalar, bazı insanların konuşmasını etkileyebilir. Seslerin doğru şekilde üretilmesini zorlaştırabilir veya değiştirebilir.Dişlerin doğru hizaya gelmemesi, diğer diş problemlerine neden olabilir. Örneğin, dişlerin çapraşıklığı veya yanlış hizalama gibi sorunlar ileride daha ciddi diş sağlığı sorunlarına yol açabilir. LEKELİ ve KARARMIŞ DİŞLERİN TEDAVİSİ Lekeli dişler, diş yüzeylerinde renk değişikliklerinin meydana geldiği durumları ifade eder. Diş lekelenmesi farklı nedenlere bağlı olarak ortaya çıkabilir. Central Dent Bahçeşehir Diş kliniğimizde genelde estetik işler yaparken özellikle beyazlattığımız dişlerde bazı kronik sararma-siyahlama veya doğuştan gelen renk bozuklukları gözlemleyebiliyoruz. Böyle durumlarda hastalar basit renk farklarından dolayı kaplama yaptırmak istemediğinde estetik seramik diş dolgusu ile tedavi sağlayabiliyoruz. YAN KESİCİ DİŞLERİN KISA OLMASI ; Üst kesici diş grubunda bazen yine doğuştan gelen kısalık durumu gözlemlenebiliyor. Tabi gülümsediğinizde olumsuz bir görünüme sahip olması çok doğal. Aynı zamanda çiğnemeye olan katkılarının da düşük olması dişlerin zarar görmesine ve uzun vadede diş kayıplarına negatif etki gösterebiliyor. Seramik Dolgu ile yaklaşık 30 dakika içinde tedavi edebiliyoruz. Yıllarca gönül rahatlığı ile kullanabilirsiniz. KORKULU KABUS ! KIRILMIŞ DİŞLERİN TEDAVİSİ Bahçeşehir'in havasından mı suyundan mı bir çok hastamızda kırık dişleri gözlemliyoruz. Endişe edilecek büyük birşey yok seramik dolgular bu durumu da anında çözebiliyor. Kırılmış dişlerinizi bir kaç dakika içinde eski haline geri döndürebiliriz. Üstelik ön diş grubunda kaç kırık olduğunun hiç bir önemi de yok. Central Dent Bahçeşehir Kliniğimizde her zaman amacımız en hızlı en kaliteli tedavi yöntemlerini hastalarımıza seçenek olarak sunabilmek. ORTODONTİ GEREKTİRMEYEN MALPOZİSYON Önce ilk sorumuz Malpozisyon nedir?Malpozisyon tabiri, vücuttaki herhangi bir bölge veya yapının hatalı yerleşmesini/konumlanmasını tanımlamaktadır. Dişler söz konusu olduğunda bu durum, maloklüzyon olarak ifade edilmektedir. Maloklüzyon tedavisi kliniklerin ortodonti birimlerince gerçekleştirilmektedir. Böyle durumlarda da yaklaşık 20-30 dakika içinde tedavi sağlayabiliriz.

  • RANDEVU ONAY | LYNMED

    RANDEVUNUZ OLUŞTURULDU Lyonmed ayrıcalıklı dental fırsatlarından yararlanmanız için randevunuz oluşturuldu. İlgili iletişim kanallarımızdan gönderilen randevu saat ve tarihinizde kliniğimizde sizi görecek olmak bizim için harika bir fırsat. 500 Terry Francine Street, San Francisco, CA 94158 info@mysite.com 123-456-7890 First Name Last Name Email Message Send Thanks for submitting! Facebook Twitter Instagram Linkedin Opening Hours Mon - Fri 8:00 am – 8:00 pm Saturday 9:00 am – 7:00 pm Sunday 9:00 am – 9:00 pm

  • Gülüş Tasarımı Sürecinde Yaşanabilecekler | Centraldent

    Bu makalede olaya tüm olumsuzlukları ele alarak başladık. Kendinizi korkutmanızı değil , yaşayabileceğiniz negatif etkiler hakkında bilgi vermek istiyoruz. GÜLÜŞ TASARIMI SÜRECİNE HOŞ GELDİNİZ Gülüş tasarımı son yıllarda bir çok insanın ilgisini cezbetmektedir. Aslını sorarsanız normal şartlar altında gülüş tasarımları çürümeye başlayan , çarpık görünüme sahip olan , kalıcı olarak sararmış , büyük oranda çürümüş ağızlarda sıkça tercih edilen diş kaplamaları kullanılarak yapılmaktadır. Aynı zamanda diş eti çekilmesi yaşamış hastalarda ve oral hijyenin kalıcı olarak sağlanmasını isteyen hastalarımız için hemen hemen her gün uyguladığımız bir uygulamadır. Kaplama ile gülüş tasarımını birbirinden ayıran bir çok farklı unsur vardır. ESTETİK TASARIM ve DİŞ KAPLAMA ARASINDAKİ FARK NEDİR ? Diş kaplamalar genelde metal alt yapı üzerine porselen kaplamalar yapılarak kullanılır. Diş yapıları standart şablonlar üzerinden hazırlandığı için özel tasarlanan diş tasarımlarına göre oldukça hızlı şekilde yapılabilir. Özel tasarım dişlerde sıklıkla kapanış problemleri görülürken daha fazla sayıda prova yapmak gerekebilir. Tabiki özel tasarlanan bir diş gerek rengi , gerek dokusu , gerek ağırlığı , gerek doku ve kişinin yüzü ile çok çok daha uyumlu olacaktır. Ancak estetik bir çalışmada unutulmaması gereken çok önemli bir unsur var ''Tasarımcının Bakış Açısı'' TASARIMCININ BAKIŞ AÇISI HERŞEYİ DEĞİŞTİRİR. Değerli ziyaretçimiz , gülüş tasarımı yapmak aslında dolu bir tuale resim çizmek gibidir. Nasıl ki her ressamın tablosunu beğenmiyorsanız her kliniğin tasarladığı diş şablonunu da beğenmeyebilirsiniz. Bu oldukça doğal bir sonuçtur. Bu sebepten dolayı tasarım öncesi yapılan planlamada görüşmeye gelmeden önce diş yapısını beğendiğiniz bir ünlünün , arkadaşınızın vs görsellerini de hazırlayarak gelirseniz bu göstereceğiniz diş şekillerinden esinlenebiliriz. Böylece istediğinize , hayal ettiğinize daha yakın tasarımlar çıkarabiliriz. Tercihi tamamen hekime ve tasarım ekibimize bırakmanız da bir seçenek tabi. Böyle durumlarda hekim hayal ettiği ve projelendirdiği genel tasarım hakkında size bir anlatım yapacaktır. Renk tercihi , dişlerin yapısal tercihleri , çene yapınız , yüz yapınız , kendi dişlerinizin sağlıklı olup-olmaması , eksik diş adediniz , çene kemiklerinizin yapısı tasarım sırasında genel olarak düşünülen faktörlerdir. GÜLÜŞ TASARIMLARINDA NELERİ ÖNEMSİYORUZ ? Öncelikli olarak bir hekimin görevi ''Sağlıklı ve anatomik yapıya uygun'' tedavi sunmaktır. Gülüş tasarımı yaparken de hayallerinizi her ne kadar önemsiyor olsakta her şeyin sizinle sınırlı olduğunu bilmeniz gerekiyor. Örneğin yuvarlak yüz yapısına sahip bir hastada geniş ve yuvarlak kenarlı diş tasarlamak kişinin olduğundan daha kilolu ve geniş ağızlı olmasına sebep olabilir. Dolayısıyla genel bakış açımız sağlıklı diş yapısını koruyup aynı zamanda sağlıklı ve anatomik yapınıza uygun dişler tasarlamaya gayret ediyoruz. Gülüş tasarımı tabiki görsellik açısından büyük fark oluşturur. Doğal görünümlü , güçlü , çiğneme sorunu yaşatmayacak ve doğru konumlanmış dişlerinizin olması bizim için çok önemli. Tasarımın sınırları ürünün markası , kalitesi , genel kişisel yapınız gibi unsurlar göz önüne alınarak çizilir. Dolayısıyla yapacağımız her tasarım sizin için detaylı incelemeler , analizler ve tecrubemize dayalı olacaktır. PEKİ SÜREÇ NASIL İŞLER ? En basit şekliyle ve maddeleyerek yazalım. 1-) Ön analiz ( Bu süreçte muayene yapılır , ihtiyaç görülürse panaromik röntgen veya tomografi alınır. 2-) Muayene ( Gözle direkt muayene edilerek çürük ve sorunlu dişler tespit edilir. ) 3-) Planlama ( Bütçe , ürünler ve ürün özellikleri fiyatlandırma hakkında bilgi verilir. ) 4-) Gerekliyse ilaç tedavisi için bir planlama oluşturulur. Burada amaç enfeksyon kaynağı veya enfeksyon oluşumu varsa ortadan kaldırmaktır. 5-) Fotoğraflama ( Randevu tarihiniz genelde 1-3 gün sonrasına verilir , bu süreçte sizden alınacak resimler üzerinde diş hekiminiz ve teknisyenlerimiz işbirliği halinde çalışır ve genel bir projelendirme çıkarır. İhtiyaç olunursa bu süreçte sizinle de iletişime geçebiliriz. ) 6-) Kesim İşlemi ( Dişlerinizin tasarıma uygun biçimde ve yeterlilikte doğru şekilde küçültülme süreci tamamlanır.) - Detayları anlatacağız. 7-) Ölçü Alımı ( Dişlerinizi kestikten sonra detaylı ölçü alma işlemi yapılır kısa ve acısız bir işlemdir hiç merak etmeyin. ) 8-) Provalar ( Genelde kesim işleminden 3-4 gün sonra ilk prova yapılır ) 9-) Geçici Yükleme ( Hazırlanmış ve size özel tasarlanmış dişlerinizin takımı sağlanır , bu noktada dişler kalıcı dişler ancak yapıştırıcı geçici yapıştırıcıdır ) ( Bu bölümdeki maddeleri detaylandıracağız , okumaya devam etmeniz yeterli ) SÜREÇ BOYUNCA BİRLİKTEYİZ ; Gülüş tasarımı işlemi cerrahi bir işlemdir. Özellikle diş kesimleri sırasında hekime yardımcı olmanız çok büyük önem kazanmaktadır. Hekimin talimatları ve yönlendirmelerine uymaya , uyumlu davranmaya gayret göstermeye mutlaka kendinizi psikolojik olarak hazırlayın. Hekimlerimiz her ne kadar sizlere her zaman pozitif yönelim içinde olsa da işlem sırasında oldukça odaklanmış ve stres altında çalışmaktadır. Her ne kadar hastalarımız pozitif bir ruh haliyle işleme başlasa da kesim işlemleri 1-4 saat arası sürebilir. Ziraa anestezi işlemi sağladıktan sonra işleme başlamadan önce bile en az 15 dakika bekleme süresi vardır. Dolayısıyla işleme başlamadan önce tok karınla gelmeye ve zamanınızı tamamen bu işe ayırmanızı rica ediyoruz. Kararlı olmanız ve konuya vakıf olmanız çok mühimdir. Hekimlerimiz ilk görüşme sırası tedavi ve tedavi süreçleri hakkında samimiyetle sizlere bilgi vermektedir. Ancak verilen bilgiler genel gözlem ve deneyimlenmiş tedavilere dayalı bilgilerdir. Örneğin hastalarımız sıklıkla bende tedavi sonrası ağrı olur mu ? Sorusunu yönlendirmektedir. Buna hekim ne cevap verse açıkçası doğru olmayabilir. Bazı hastalarda kesim sonrası en ufak bir ağrı olmazken bazı hastalarda ise şiddetli ağrı görülebilir. Eğer bir ağrı yaşarsanız alacağınız ağrı kesiciler kısa sürede ağrıyı dindirmeye destek olacaktır. Tedavi sırasında yoğun lokal anestezi uygulandığı için herhangi bir ağrı hissetmeyeceksiniz. Ancak diş hekimliğinde kullanılan aletler genelde dönerek sürtünme ve törpüleme üzerine tasarlanmıştır. Bu işlem olurken sürtünme kuvvetinden dolayı ortaya çıkan ısı dişinizin pulpa yapısına geçici olarak hassasiyet oluşturabilir. Hiç endişe etmenize gerek yok ağrı çok uzun sürmeyecek. Gerek kesim işlemi sırasında , sonrasında veya provalarda hekiminize negatif tutum takınmamanız , aceleci davranmamanız hem kesim işleminin hem de sonuç olarak yapılacak dişlerin dilediğiniz gibi mükemmel olmasına olumsuz etki edebilir. İyi düşünün , iyi olsun. PROVALAR NEDEN ÖNEMLİDİR ? 1.PROVA Kesim sonrası muhtemelen ertesi gün veya 5-8 saat sonrasında geçici dişleriniz takılıyor. Ve yine genelde 2-3 gün sonrasında iskelet provalar gelecektir. Bu ilk provanızda dişleriniz ve diş etlerinizin temas ettiği nokta , altta kalacak kendi dişinizi kaplamanın tam olarak sarıyor olması ve gerçek dişlerinizin izolasyonunu tam koruyup -korumadığı tespit edilmektedir. 2.PROVA Eğer iskelet provalarında herşey yolundaysa dişlerin porselen veya zirkonyum kaplamalarının yapılması için iskelet provalar teknisyen ofisine geri gönderilir. Teknisyen tasarımlara uygun şekilde kaplamaları gerçekleştirir. Genelde kesimden 4-5 gün sonra kalıcı dişleriniz kliniğe gelir. Aynı gün geldiğinizde bu dişler ağzınıza takılarak tekrar prova edilir. Eğer herşey yolunda ise dişlerinizin geçici yapıştırıcı ile takılma işlemi yapılır. Ancak dişlerin tasarım hatalarının olması , sizin veya hekimin beğenisini kazanmaması , renk uyumsuzluğu , ağızda doğru kapanış sağlanamaması vs bir çok faktörün gerçekleşmesi halinde dişler tekrardan teknisyen ofisine gönderilebilir. Yapılacak işlemin türüne göre bekleme süresi 1-2 gün olabilir. Hatta bazen sil baştan yeni bir diş kaplaması yapılması karar alınabilir. Bu noktada toplamda 6-8 gün beklemiş olduğunuzu biliyoruz ve sabırsızlandığınızı da biliyoruz. Ama unutmayın , bu dişlerle 10-20 yıl hayatınıza devam edeceksiniz Dolayısıyla mükemmel olmaları bizim için çok önemli. Biraz daha geçici dişler ile bekleyeceksiniz ama yıllarca konforla dişlerinizi kullanabileceksiniz. Birazcık sabırlı olmanızı rica ediyoruz. 3.PROVA Eğer 1 ve 2.provalarda aksaklıklar yaşandıysa , hekim kesimlerde ufak değişiklikler yapabilir , dişlerinize tekrar müdahalede bulunabilir mükemmel bir dişe sahip olmanız için tekrar anestezi uygulayarak bir kaç veya dişlerin tamamına rütuş yapabilir. Bu noktada yapılan düzenlemelerden sonra dişleriniz tam olarak uyum gösterecektir. Sözün özü hekim gerekli görürse 3-4 prova yapılabilir. BU SÜREÇTE NELER YAŞAYABİLİRSİNİZ ? Bu süreç aslında genelde çok az acılı bir süreçtir. Ama geçici dişler ve geçici yapıştırıcılar dişlerden çok rahat çıkabilir. Dolayısıyla yeme içme alışkanlıklarınız biraz dengesizleşebilir. Yeterli besin alamadığınız için kısa süreli kilo kaybı yaşayabilirsiniz. Sigara ve alkol tüketmemeniz gerekir. Dişlerinizi fırçalamanız veya gargara yapmanız gerekir. Uzun lafın kısası psikolojik olarak biraz zorlanabilirsiniz. Dolayısıyla tedaviye başlamadan önce kendinizi psikolojik açıdan hazırlamanız çok önemlidir. Sakin ve soğukkanlı olmanız hem işlemin hızlı bitmesini hem de en iyi gülüş tasarımına sahip olmanızı sağlayacak. TEDAVİ SÜRESİ NE KADARDIR , EN KÖTÜ NE OLABİLİR ? Gülüş tasarımı süreci ilk kesim işlemi başladığı an itibarı ile ön görülerek hesaplanmaktadır. Herhangi bir komplikasyon olmaması , hastada önceden ön görülemeyen bir sorun yaşanmaması durumunda tedavi tamamlama ve kalıcı diş takma süreleri 4-7 gün arasıdır. Ancak bazı hallerde tedaviler ön görülemeyecek şekilde uzayabilir başlıcaları ; 1- Şiddetli ağrı hissiyatı : Bazı hastalarda her ne kadar röntgen öncesi genel kontrol ve ön muayene yapılsa da tedavi sırasında veya sonrasında şiddetli ağrı hissi oluşabilir. Bu ağrılar sebebi ile kanal tedavileri veya ilaç tedavisine ihtiyaç duyulabilir. Bu vücudunuzun iyileşme sürecine göre süreci olumsuz etkileyebilir. Her ne kadar sıklıkla karşılaşmayacak olsakta tedavi süresinin 5-15 gün arası uzaması için sebep oluşturabilir. 2- Dinmeyen Kanama : Her hastada doku iyileşme süreci değişkenlik göstermektedir. Kesim işlemi gerçekleştirdiğimiz bazı hastalarda hiç bir kanama olmazken bazı hastalarda yoğun kanama görülür. Bu durumda ölçü almak oldukça zordur. Kanama etkisiyle kesilen dişin detayları ölçüye tam olarak yansımamakta bu sebepten dolayı yapılacak kaplamalar doğru pozisyon alamamaktadır. Böyle durumlarda doku iyileşmesini beklemek durumundayız. Tedavi süresini 5-15 gün arası uzatabilir. 3- Hasta Kaynaklı Sorunlar : Bu oldukça ciddi ve psikolojik olarak hazır olmanız gereken bir süreç. Tedavi sırasında-sonrasındaki bir kaç gün yemek ve diğer tüketim alışkanlıklarınızda farklılık olacaktır. Her ne kadar geçici dişler ile bir çok hasta normal hayatına devam edebiliyor olsa da bazı hastalarda süreç oldukça zordur. Psikolojik etkenlerden dolayı olumsuz etkilenebilir. Böyle durumlarda hekimlerimiz tedavi sürecinin sağlıklı işleyebilmesi adına hastaya her ne kadar gerekli telkin ve açıklamaları yapıyor olsa da kısa süreli ara verme kararı alabilir. Hastanın tedaviye uyumlu davranması , hekimin gerekli gördüğü müdahale ve provaları yapabilmesine olanak sağlayabilmesi durumunda tedaviye devam edilir. 4- Ölçü ve Tasarım Süreçleri : Değerli ziyaretçilerimiz, gülüş tasarımı adı üstünde ''Tasarımı'' kapsayan bir süreçtir. Birşeyleri tasarlamak hali hazırda var olan bir şey üzerine kurulduğu için tam - eksiksiz ve kusursuz olmalıdır. Dolayısıyla ölçü alımı sırasında özellikle anestezi etkisiyle bazen hastalarımız hatalı ısırmalar ve bilgiler verebilmekte. Alınan bir ölçünün yanlış veya hatalı olması durumunda tasarlanan dişler de aynı şekilde hatalı-kusurlu olacaktır. Hatalı veya kusuru bir kaplama provalar sırasında uygulama ile anlaşılabilir. Bazı minimum hatalar anında düzenlenebilirken bazı hatalar kaplamanın tamamen sil baştan yapılmasına sebep olabilir. Bazı düzeltmeler 1 veya 2 gün sürerken sil baştan yeni bir kaplama yapmak için tekrar ölçü alınabilir. Yeni metriklere göre tekrar kapanış mumları kullanılabilir ve 4-9 gün arası tedaviniz uzayabilir. 5- Hekim-Hasta İlişkisi : Ağızınız oldukça ufak bir çalışma alanıdır. Dolayısıyla yapılabilecek tasarımların belirli bir limiti ve yüz anatominize uygunluğu göz önüne alınabilir. Hekiminize isteklerinizi detaylıca anlatmanız büyük önem taşımaktadır. Mesela tedaviye başlamadan önce beğendiğiniz dişlerin fotoğraflarını hekime iletmeniz , size uygulanıp-uygulanamayacağını sorarak bilgi almak sizin için iyi bir seçenek olacaktır. İstediğiniz her değişiklik-rütuş veya yapısal farklılık göstereb ilecek faktör tedavi süresini 1-2 gün daha uzatabilecektir. 6- Mucize Beklemek : Bu da esprili bir başlık oldu ama maalesef sıklıkla mücadele ettiğimiz bir konu. ''Acil bir iş görüşmem var'' , ''Bir seyahat planım var'' , ''Ama benim tedavim hızlı biter değil mi?'' gibi sorular maalesef süreci hızlandıramayacağımız sorulardır. Çünkü günümüz teknolojisinde bir çok ürün makina eli ile hazırlandığı gibi kaplamalarınız da ağırlıklı olarak makinalar ile hazırlanıyor ve bu araçların hızları sabittir. İlaveten fırınlama süreci isteğinize göre değişiklik gösteremez. Her markanın kendi fırınlama süreci ve yapım süreci vardır. Örneğin 40 saat fırınlanması gereken bir kaplamayı 10 saat fırınlatırsak bu durumda ürün sağlamlık özelliğini barındırmaz. 10 Yıl rahatça kullanacağınız kaplamalar 1 yıl sonra kırılmaya-çatlamaya başlayacaktır. Unutmayın hekim sadece bu günü kurtarmayı düşünmez , hekim hastanın olabildiğince sağlıklı olmasını ve tedavinin doğru yapmasını sağlamak ile yükümlüdür. İşte değerli hastalarımız sizlere oluşabilecek tüm kötü durumları anlattık. Bunlar harici bir sorun yaşamanız durumunda da sizin için en iyi en doğru tedaviyi sunmaya tüm ekibimizin gayret göstereceğine emin olabilirsiniz. Bazıları için çok basit geçen bir süreç sizin için çok zor geçebilir. Ancak canınızı sıkmayın saygı ve meslek etiği çerçevesinde sizlere vakit ayıracak bu süreçte her türlü bilgilendirmeyi sağlamaya özen göstereceğiz. Ancak işimize saygımızdan dolayı işimizi dolayısıyla tedavinizi en iyi şekilde gerçekleştirmek bizim hakkımız. Bitmeyen tedavi yoktur. Bir kaç gün içinde sağlıklı dişlerinizle dilediğiniz yemeyi yiyebilecek , dilediğiniz içeceği tüketebileceksiniz. Ağrılarınız ise bir kaç gün içinde tamamen geçecek. Dolayısıyla hekiminiz ve sağlık personelimizle güzel geçinmeye , süreci hem kendiniz hem ekibimiz için mükemmel bir uyum içerisinde tamamlamaya özen göstermeniz hepimiz için en güzel sonuç olacak. Sağlıklı gülüşler diliyoruz.

  • Hamileler İçin Diş Bakımı | Central Dent Bahçeşehir

    Bahçeşehir Central Dent Diş Kliniğimizde Hamilelere Özel Diş Tedavi Programlarımız Sürüyor. Hamilelik sürecinde diş bakımı hakkında detaylı bilgi için tıklayınız. Hamilelik Sürecinde Diş Bakımı Hamilelik döneminde diş bakımı oldukça önemlidir, çünkü hormonal değişiklikler diş ve diş etlerinde bazı sorunlara neden olabilir. Hamilelik sırasında ağız ve diş sağlığına dikkat etmek, hem sizin hem de bebeğinizin sağlığı için önemlidir. İşte hamilelikte diş bakımıyla ilgili bazı ipuçları: Diş hekiminizi ziyaret edin: Hamilelik döneminde düzenli diş hekimi kontrolleri önemlidir. Diş hekiminiz, ağız ve diş sağlığınızı kontrol edebilir ve herhangi bir sorun varsa erken müdahalede bulunabilir. Diş fırçalama: Hamilelik döneminde dişlerinizi düzenli olarak fırçalamak önemlidir. Günde en az iki kez, florürlü bir diş macunu kullanarak dişlerinizi fırçalayın. Diş fırçalarken nazik hareketlerle dişeti çizgisinin altından üstüne doğru fırçalamanız önemlidir. Diş ipi kullanımı: Diş aralarındaki plak ve kalıntıları temizlemek için diş ipi kullanmak da önemlidir. Diş ipini, dişlerinizin arasına nazikçe geçirin ve diş etlerine zarar vermemeye dikkat edin. Sağlıklı beslenme : Hamilelikte dengeli ve sağlıklı bir beslenme alışkanlığı edinmek, ağız ve diş sağlığınızı destekler. Bol miktarda meyve, sebze ve süt ürünleri tüketmeye özen gösterin. Ayrıca şekerli ve asidik yiyecekleri ve içecekleri sınırlamak da dişlerinizi korumaya yardımcı olur. Şekerli atıştırmalıklardan kaçının: Şekerli atıştırmalıklar diş çürümelerine yol açabilir. Hamilelik sırasında, şekerli yiyecek ve içecekleri sınırlamaya çalışın. Şekerli atıştırmalıklar yerine sağlıklı alternatifler tercih edebilirsiniz. Sabah bulantılarıyla başa çıkmak: Sabah bulantıları hamilelikte yaygın bir durumdur ve dişlerinizi etkileyebilir. Sabah bulantılarından sonra ağzınızı suyla çalkalayarak ağızda kalan asidik içerikleri temizleyebilirsiniz. Ancak, dişlerinizi hemen fırçalamak yerine bir süre beklemek daha iyidir, çünkü mide asidi nedeniyle diş minesinin yumuşamasıyla diş fırçalamak daha fazla zarar verebilir. Florür desteği : Florür desteği ile diş sağlığınızın sürekliliğini sağlayabilirsiniz. Hamilelik Sürecinde Dişler Neden Daha Güçsüz Oluyor ? Hamilelik sırasında dişlerde çeşitli değişiklikler meydana gelebilir ve bu nedenle dişler daha hassas hale gelebilir. İşte hamilelikte dişlerin zarar görmesine neden olan bazı faktörler: Hormonal değişiklikler: Hamilelik sırasında vücutta artan hormon seviyeleri, diş etlerinde hassasiyet ve şişme gibi sorunlara neden olabilir. Hormonların etkisiyle diş eti iltihabı (gingivitis) daha yaygın hale gelebilir. Bu durum, diş etlerinin kızarması, şişmesi ve kanamasına yol açabilir. Sabah bulantıları ve kusma: Sabah bulantıları ve kusma, hamileliğin erken dönemlerinde yaygın olabilir. Mide asidi diş minesine zarar verebilir ve diş çürümelerine neden olabilir. Ayrıca, sürekli kusmalar ağızda asidik bir ortam oluşturabilir ve diş minesini aşındırabilir. İyi beslenme alışkanlıklarının değişmesi: Hamilelik sırasında iştah değişiklikleri yaşanabilir ve bazı kadınlar şekerli veya asidik yiyeceklere yönelebilir. Bu tür yiyecekler diş çürüklerine ve diş erozyonuna yol açabilir. İyi bir ağız hijyenine yeterince dikkat etmemek: Hamilelik döneminde diş fırçalama, diş ipi kullanma ve düzenli diş hekimi kontrolleri gibi iyi ağız hijyenine yeterince dikkat etmemek dişlerin zarar görmesine yol açabilir. Bu nedenlerle, hamilelik sırasında dişlerinizi korumak için düzenli diş bakımı yapmak, sağlıklı beslenmek ve diş hekiminizin önerilerine uygun şekilde hareket etmek önemlidir. Ayrıca, hamilelik öncesi bir diş hekimi kontrolü yapmak da diş sağlığınızı korumak için faydalı olabilir kliğimize bekleriz. Hamilelik Sonrası Diş Bakımı Nasıl Olmalı ? Hamilelik sonrası diş bakımı da önemlidir, çünkü hamilelik sürecinde dişlerde meydana gelen değişikliklerin bazıları doğum sonrasında da devam edebilir. İşte hamilelik sonrası diş bakımıyla ilgili bazı ipuçları: Diş hekiminizi ziyaret edin: Hamilelik sonrası bir süre sonra, diş hekiminizi ziyaret etmek önemlidir. Dişlerinizin ve diş etlerinizin durumunu kontrol ettirmek, herhangi bir sorunun erken tespit edilmesini sağlar. Diş hekiminizle diş temizliği ve diğer gerekli tedbirler hakkında konuşabilirsiniz. Düzenli diş fırçalama ve diş ipi kullanımı: Hamilelik sonrasında da dişlerinizi düzenli olarak fırçalamaya devam etmek önemlidir. Günde en az iki kez, florürlü bir diş macunu kullanarak dişlerinizi fırçalayın. Diş ipi kullanarak dişlerinizin arasındaki plak ve kalıntıları temizlemeyi ihmal etmeyin. Beslenmeye dikkat edin: Doğum sonrasında da sağlıklı bir beslenme alışkanlığı sürdürmek, diş sağlığınızı destekler. Dengeli ve besleyici bir diyet, dişlerinizi güçlü tutar. Bol miktarda meyve, sebze ve süt ürünleri tüketmeye devam edin. Emzirme döneminde ek önlemler alın: Eğer emziriyorsanız, diş çürümelerini önlemek için ek önlemler almanız önemlidir. Bebeklerinize gece boyunca sütten sonra başka bir şey vermemeye özen gösterin ve bebeklerin ağzını suyla çalkalamayı düşünün. Stresi yönetin: Doğum sonrası dönemde stres ve uyku eksikliği gibi faktörler diş sağlığını etkileyebilir. Stresi yönetmek, uyku düzenine dikkat etmek ve sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürmek, dişlerinizin sağlıklı kalmasına yardımcı olur. Diş koruyucu ekipman kullanın: Eğer dişlerinizi sıkma veya gıcırdatma gibi alışkanlıklarınız varsa, diş koruyucu bir gece plağı kullanmayı düşünebilirsiniz. Bu, dişlerinize ve çene eklemlerinize gelen zararı azaltabilir. Hamilelik sonrası dönemde de düzenli diş bakımına devam etmek ve diş hekiminizin önerilerini takip etmek, uzun vadeli diş sağlığınızı korumaya yardımcı olacaktır.

adres-logo

Abide-i Hürriyet Caddesi No 57

Şişli/İstanbul, Türkiye

Ulaşım ;

lyonmed-iletisim-logo

Randevu İçin Bize Ulaşabilirsiniz.

P.Tesi - Pazar 11.30 - 21.00

Çalışma Saatlerimiz

adres-lyonmed

05330867339  /  02126698757

Ulaşım ;

twitter-logo-x
pinterest-lyonmed
facebook-meta-lyonmed
sirona-logo
omnitech-logo
nobel-bio-logo
youtube-lyonmed
mail-lyonmed
instagram-lyonmed
tiktok-lyonmed
mesaj-lyonmed
web-site-lyonmed-net
implance-logo
kuraray-logo
fgm-logo
straumann-logo
Redshift-logo
vita-porselen-logo
bottom of page